• BIST 9652
  • Altın 2968.938
  • Dolar 34.6884
  • Euro 36.6766
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 5 °C
  • Tunceli 2 °C

ÇOK YAKIN BİR KALE, ANBAR

ÇOK YAKIN BİR KALE, ANBAR
Dersimde kimler geldi, kimler geçti çok fazla bilinmiyor.

Dersimde kimler geldi, kimler geçti çok fazla bilinmiyor. Bu bilinmezlik ve çoklu soruların karşılığına en iyi yanıtı halen varlığını sürdüren arkeolojik alanlar veriyor. Dersimdeki arkeolojik yerleşim yerlerinde çoğunlukla Urartuların izleri bulunmakta. Urartulardan önce yaşayan uygarlıklar olmadı mı? diye soracak olanlara net yanıtlar veremiyoruz, büyük ihtimalle yaşamışlardır, fakat somut verilere baktığımızda arkeolojik araştırmaların çok az yapıldığını görüyoruz, bazı soruların yanıtları için daha çok bilimsel çalışmalara ihtiyaç var.

Fakat köylülerin bazen aktardıkları o kadar ilginç ve değerli bilgiler oluyorki bunlar daha çok araştırmayı bekliyor, varsayımlardan yola çıkarak Hititlere ve dahada eski olan Hattilere kadar ipuçlarına bu bilgilerle gidilebiliniyor.
Daha önceleri yayınladığımız ve bize göre çok önemli belge olan Mazgirte bağlı Keştun köyündeki figürleri görmeye giden arkeolog Serkan Erdoğan'ın figürlerin tarihinin çok eskilere gidebileceği ve Ergani Çayönü'ndeki M.Ö. 7000'li yıllara giden kazılarda çıkanlara benzediği düşüncesi şu an için ilginç ve araştırmayı bekliyor.
Dersim şehir merkezine çok yakın mesafedeki Anbar köyündeki kaleyi görmek için fazla çabalamınıza gerek yok. Pülümür yoluna doğru ilerleyip Pax-Kocakoç istikametinde yol alarak en fazla yirmi dakika içinde köye varıyorsunuz, arabanızı park ettiğiniz yere çok yakın olan kale için kısa mesafede bir yürüyüş yeterli. Kalenin yukarısında bulunan tepeden Dersime bakış.

Anbar kalesinin mimari özelliklerini Urartulara bağlayan bilim insanlarının bahsettikleri, Urartular kimlerdi sorusuna yanıt bulmak çok zor olmasa gerek. Başkentleri Van idi Doğu Anadoludan Kuzeybatı İrana kadar geniş bir alanda hüküm sürmüşlerdi.

Urartularda dağlar çok özel yere sahipti, yapılan araştırmalarda dağların kutsandığı ve çok sayıda dağ tanrısından bahsedilmektedir, yapılan ayinlerde dağlar için kurban edilen kurbanlıklardan bahsedilir. Urartu diniyle ilgili en önemli kalıntılardan biride Mazgirte bağlı Kaleköydeki açık hava tapınağı olduğu ortaya çıkmıştır.
Bu doğa dini tapımı, Urartulardan öncede Anadoluda vardı, dağlara sulara tapma ve koruma olguları Hititlerde, Hattilerdede bulunmaktaydı. Son gelen uygarlık kendisinden önceki yapılanmaları reddetmedi, aksine varlığını devam ettirmek için ona saygılı olduğunu gösterdi zamanla kendi yapısını eskiyle içiçe geçirerek basamakları çoğalttı. Urartulardan Hattilere kadar olana uygarlıklardaki doğaya tapınma, adak adama bu günkü Dersimde çok karşımıza çıkıyor, Dersimliler için en kutsal mekan olan Düzgün Bava için yapılan ritueller bu eski yaşanmışlıklara ne kadar benziyor sorusu aklımıza geliyor. Dağlardan nehirlere, sulara kutsiyet vermedede bu eski uygarlıklar kadar benzer özellikleri halen taşıyoruz. Üç bin yıl önce Eflatunpınardaki su kaynağının başına Hititler tarafından yapılan kutsal anıtdan yola çıkarak kutsal Munzur nehrine kadar olan araştırmaları toplum bilimcilere bırakarak tekrar Anbar kalesine dönelim.

Şehir merkezine bu kadar yakın olan Anbar kalesi bugünkü insana o kadarda uzak. Araştırılmadığı içinde ne zaman yapıldığına ve dönemine ait bilgiler yok. Bizimkisi bir kuyudan gökyüzüne bakmak gibi bir şey. Tamam Urartular kafkaslardaki bazı halklara yakın diller konuşuyorlardı, en büyük tanrıları Haldi idi ve yüce tanrı Haldi'den başka önemine göre çok sayıda tanrılar vardı. Çoğu tanrıları da Yunan tanrılarına benziyordu, büyük ihtimalle Yunanlılarda Urartulara özenerek tanrıları yaratmışlardı, Urartularda Hititlerden tanrıları araklamışlardı. Bu liste uzadıkça uzarda, bizim derdimiz bu Anbar kalesinin sorumlusu veya valisi kimdi. Neden Anbar'a kaleyi yaptılar büyük Pax imparatorluğuyla bağlantıları neydi diye çok bilmediğimiz konulara girmeyelim diyoruz.

Bir şeyden çok eminiz büyük odanın girişinde bulunan Hristiyan sembollerini anlayabiliyoruz. Urartulardan bin yıl sonra tarih sahnesine çıkan Hristiyanlıkla ilgili bu sembolün işi ne diye sorumuzu sormuyoruz. Çünkü kayanın üzerine sonradan yapıldığı çok net, ne zaman derseniz onu bilmiyoruz fakat tam yıl olarak illa bilinmek istenilirse bir karbon testi bu işi çözer diyoruz. Bu sembolleri kim yaptı derseniz büyük ihtimalle Dersimli Ermeniler veya çok küçük bir ihtimal olan Dersimli Süryaniler olabilir. Dersimde Süryani olmaz demeyin olur hem de bal gibi olur. Anbar gezimizden sonra Pülümür vadisine yolumuz düştü, kırmızıköprüde saygıdeğer bir hemşerimiz bize nenesinin Süryani olduğunu söylemesine çok şaşırdığını söylemesine bizde şaşırmıştık. Zaten Dersimde araştırma yapınca hep şaşırıyoruz, yeni bir şey öğrenmeyeceksek neden araştıralım ki, eskiyi, bildiğimizi zannettiğimizi bilmeye devam ederiz olur biter.

Konu Anbar kalesi fakat biz daldık gidiyoruz, ne anlatalım su sağnaçları vardı, büyük kolonlar gördük en önemlisi de taş ustalığına hayran kaldık, nasılda o zamanda bu yapıyı inşa etmişler akıl erdirmek güç. Dersimin her yeri kale fışkırıyor fakat bilgi eksik, bunun içinde araştırma olmalı, daha da fazlasını bizde merak ediyoruz bu yüzden arkeologları göreve davet ediyoruz.

Kaynak: sosmunzur

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim