• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 10 °C
  • Tunceli 10 °C

HAYDİ BEBEKLER, SEÇİN MESLEK OKULLARINIZI 4+4+4

Fikri TAŞ

       Ülkenin bütününü, kapsayacak sorunları hakkında, yazı yazmaktan uzak dururum. Bulunduğum yöremin, çevremin sorunlarını, görebildiklerimi, gözlemlerimi okurlarımın, kamuoyuna, yetkililere duyurmak istediklerini köşeme taşırım. Yazarım.
       Bir eğitimci olarak, ülkenin bütününü kapsayacak önemli bir sorununa, seyirci kalamadım. Kişisel görüşlerimi, açıklamak dile getirmek istedim.
       Milli Eğitim şurası, zorunlu eğitimin 8 yıl olduğu ülkemizde bunun 4+4+4 şeklinde, 12 yıla çıkarılmasını istemiş. Konu meclise taşınmış. Görüşülmeye, ülke çapında tartışılmaya başlanmış.
       İlk duyduğumda bir eğitimci olarak çok sevindim. Ülkemin çocuklarının aralıksız 12 yıllık eğitimi, tamamlayacağı bütün ülkemin insanlarının kalkınmış ülkelerde olduğu gibi asgari lise mezunu olacağı aklıma geldi. Sevindim.
       Ayrıntılar basına yansıyınca da, bir eğitimci olarak deyim yerindeyse şok oldum.
       Zorunlu dedikleri, 12 yıllık süreyi üçe bölmüşler. 4+4+4. İlkokulu dördüncü sınıfta tamamlayan öğrenci, bebek çağındaki öğrenci, o yaşta sözde özgürce geleceğini, hayatını belirleyecek, mesleği seçecek o mesleğin, verildiği okulları tercih ederek, o okullarda eğitimine devam edebilecekmiş.
      Liseyi bitirmiş, üniversiteye gidecek çocuğumuza bile tercih hakkı tanımadığımız ülkemizde, bebek çağında hala oyuncukları ile oynayacak yaşta olan, çocuğumuza meslek seçmesi izni vereceğimize inanmak mümkün mü?
    Aralarına katılmak istediğimiz, onlar gibi kalkınmış uygar bir ülke olmak istediğimiz, Avrupa ülkelerine bakın. Meslek seçimi çocuğun eğitimi süresince, eğilimleri dosyalanıp saptandıktan sonra, özgürce tercihini yapacağı bir yaşta ve süreçte yapmasına izin verilir. Biz bu getirilmek istenen eğitim sistemi ile bebek çağındaki çocuğa geleceği için karar verme yetkisi vererek, Avrupa ülkelerini de, güya sollamış oluyoruz.
    Almanya’da ikamet eden bir yakınımın, daveti üzerine gittiğimiz Almanya’da bir eğitimci olarak, eğitim sistemlerini merak etmiş, okullarına gitmiştim.  Liseyi bitirdikten sonra eğilimleri dikkate alınarak, karar verebileceği bir yaşında motor eğitimi veren bir meslek okulunu seçmesine izin verilen yeğenim, örneğine tanık olmuştum.
    Bizim televizyonda sık sık boy gösteren fikirlerine başvurulup konuşturulan sözde bilenlerin, iddia ettiği gibi Avrupa Ülkelerinde 4.üncü sınıftan sonra, çocuk yaştaki çocuklara mesleklerini seçmeleri hakkı kararı verilmemektedir. İddia edildiği gibi, o yaşta, o sınıfta önlerine seçmeleri için konulmuş çokça meslek okulları da yoktur. Uzun bir eğitim süreci izlenerek, eğilimleri tespit edilerek karar verecek bir yaşta verilmektedir.
    Bizden geri kalmış ülkelerde bile böyle bir keyfilik, böyle bir kandırmaca ülkelerinin geleceğine yapılmak istenmemiştir.
    Beş yıllık, sekiz yıllık zorunlu eğitime rağmen, hala kız çocuklarını okula göndermek istemeyen, ailelerin azımsanmayacak kadar çok olduğu ülkemizde, dördüncü sınıfı tamamlayan karar verecek yaşa gelmemiş bebek çağındaki öğrencinin, okula gitmeden geri kalan zorunlu eğitim kısmını açık üniversite benzeri evinde oturarak, sürdürebileceğine hangi Allahın kulu inanır.  Anlamak mümkün değil. Okulda her türlü öğretim tekniği, olanakları ile eğitim alan çocuğumuzun, eğitimini yeterli görmeyip özel dershanelerde, evde tamamlamaya çalıştığımız çocuklarımızın, okula gitmeden, evde kendi başına alacağı eğitimi, nasıl yeterli bulacağız. Eğitimde büyük bir yarışın sürdüğü, parası olanların önde olduğu ülkemizde, bunu kimin için yapacağız. Her halde bu eğitim sistemini çıkaranların çocukları için değil. Çoğunlukla erkek çocuklarımız için de değil. Kapalı bir dünyada kalmasını istediğimiz kızlarımız için, yoksul ailelerin çocukları için yapmış olmalıyız.
   Bunu isteyenler, bu ülkenin insanlarından korkmuyorlarsa inandıkları Allahtan korksunlar. Bebek yaşındaki çocuktan mesleğini seçmesini istemek, isterse okula da gitmeden evinde okumasını istemek. Açıkça onun okumasını istememekten, karanlık bir dünyada kalmasından, açık öğretimle sokağa salınmasını istemekten başka nedir. Bunun başkaca açıklaması, alternatifi olabilir mi. Kız çocuklarını okula göndermemek, aydınlanmalarını istememek, açık öğretimle okula gönderilmeyen erkek çocuklarının da dördüncü sınıftan sonra, Güney doğuda boşaltılmış terk edilmiş köylü çocuklarının, göç ettikleri şehirlerde, sokağa konmaları mendil satmaları gibi, sokağa konulmalarını mendil satmalarını istemek olacaktır.
    Bu yasayı, bu eğitim sistemini ülkemize getirmek isteyenler, kendi çocukları için değil, parası olmayan yoksul aile çocukları için getirmektedirler. Onların okumaması, aydınlanmaması için getirmektedirler. Onları, kendileri için oy deposu, kalsın diye getirmektedirler. Kızların, okumaması aydınlanmaması okula gideceklerse kendilerinin istediği okula gitmeleri için, eve kapanıp köle yaşamını sürdürmeleri için, erkeklerden kurulu bir dünya yaratmak için getirmektedirler.
    Bu getirmek istedikleri eğitim sistemi yerine, eskiden uygulanan,  5+3+3 örgün (devam edilen) eğitim sistemine dönülmek istenseydi, bir ölçüde makul karşılanabilir. Eğitim sistemimizi geriye götürmeyeceğine, kızlarımızı eve hapsetmeyeceğine çocuklarımızı sokağa salmayacağına inanılabilinirdi.   
    Bu yasayı getirenler, yine olduğu gibi çocuklarını kız-erkek ayrımı yapmadan, en pahalı en özel okullarda meslek okullarına göndermeden açık öğretim yaptırmadan ara vermeden aralıksız en üst düzeyde okutacaklardır.
    Göz göre göre, bu kadarına da PES…
    Haydi bebekler, bizim istediğimiz meslek okullarına, marş marş…

Bu yazı toplam 1959 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim