Ülkece travmatik bir olaya maruz kaldık. Ama her travmatik olay psikopatolojiye (psikolojik rahatsızlık) neden olmuyor. Yaşadığımız depremin bizi hasta yapmaması için 5 önerimi hemen uygulayınız:
1) Anlamlandırma:
Deprem sonrası bazı insanlar 'Neden benim başıma geldi?' temalı isyan ve haksızlığa uğrama algısı bazıları ise 'sağ kurtulma hissi' temalı bir mutluluk ve öfori hali yaşayabilir. İlk grubun anlamlandırma şekli özellikle süreci zorlaştırabilir. İki tür hatalı anlamlandırmadan uzak olmalıyız:
Benim yüzümden oldu: Aşırı içselleştirme hatası. Özellikle 7 yaş öncesi çocuklar bu tür travmatik olaylardan sonra kendilerini suçlama eğilimi gösterebilirler. Annemi üzmeseydim bu olmazdı, yalan söylediğim için oldu vs.
Tanrı cezalandırdı: Aşırı dışsallaştırma.
Bu 2 hata yerine şöyle düşünülmesi daha işlevsel: Deprem bir doğa olayı ve insanların ihmalkarlıkları nedeniyle afete dönüyor, bundan sonra daha çok önlem almaya çalışacağım. Deprem oldu evet ama hayat devam ediyor.
2) Önlem Alma:
Depremde ne yapacağını bilmek deprem korkusunun belirsizlikle ilgili kısmını halleder. Önlem almak korkuyu azaltır. Depreme önlem almak çok basit 2 kararla olur: Birincisi deprem anında ev içinde saklanacağımız yeri belirlemek, ikincisi deprem sonrası buluşma yerine ailece karar vermek. Bu ikiliyi hemen yapmalıyız. İkisi için de paraya gerek yok.
Ne yazık ki 2020 yılı Eylül ayında yayınlanan çalışmamızda deprem anında ne yaparsınız diye sorduğumuz katılımcıların % 41,7’sinin kapı kirişinin altında dururum, % 37,7’sinin apartman merdivenlerine yönelip çıkışa giderim, % 31,1’inin yataktaysa başımı yastıkla korurum, % 9,3'ünün balkona çıkarım, % 6,6’sının asansöre yönelip çıkışa giderim, % 6,6’sının ise balkon veya pencereden atlarım dediğini saptadık. Hepsi hatalı.
3) Normalleşme:
Deprem öncesi rutinine dönmeye çalış. Spor yapanlar, müzik dinlemeyi sevenler, sahil yürüyüşleri yapanlar, film ya da maç izleyenler, arkadaşları ile cafe buluşmaları yapanlar, camiye gidenler, okula gidenler vs. rutin olarak her ne yapmaktan zevk alıyorsanız hemen tekrar başlayın. Hareket etmek travmatik yaşantının hastalığa dönmesini engeller.
4) Sosyal Destek:
Deprem deneyiminizi, bu korkuyla baş etmenin en güç tarafını, o an aklınızdan geçenleri paylaşabileceğiniz aile üyeleri, akraba veya arkadaş 3 kişi belirleyin ve hemen bugün onları arayıp telefonda ya da buluşup yüzyüze anlatın. Ama şu çok önemli: Sakın onları dinlemeyi unutmayın, sosyal destek verildikçe artan bir kaynaktır.
5) Bir deprem oldu ve korktun, bu normal. Depremle ilgili en korktuğun şeyi, olumsuz senaryonu ve duygunu bul ve kabul et.
Depremde enkaz altında kalmak, depremde çocuğunu kaybetmek, aniden hayatını kaybetmek, sokakta evsiz kalmak... Bunların hiçbiri son depremde olmadı ve olmayacak da. Bu durumda sen yaşadığın bir durum değil, sadece sana ait bir düşünceden korkuyorsun. Ufacık bir düşünceyle baş etmek koskoca bir depremle baş etmekten daha kolay olacak.