2014 ve 2015 yıllarında gerçekleştirilen 89 kadın cinayeti vakası inceleyen Karatay ve Dal şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu doğrultuda 2014 ve 2015 yıllarında gerçekleştirilen 89 kadın cinayeti vakası incelendi. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; kurbanların yaş ortalama 31.74 ±12.21, faillerin ortalama yaş ortalaması 33.89 ±10,37 olarak hesaplandı. Kurbanların %64.4’ü evli olup, %48.0’ı kendi evinde öldürülmüştür. Faillerin % 44.7’si öldürme yöntemi olarak ateşli silah, %42.4’ü bıçak kullanmıştır. Basına yansıyan öldürme nedenleri arasında ilk sırayı aşk, namus cinayeti, kıskançlık almaktadır. Olay sonrası faillerin %48.6’sının gözaltına alındığı, %41.9’unun aranmakta olduğu ve %9.5’inin intihar ettiği belirtilmiştir. Olayların geçtiği bölge itibariyle bakıldığında kadın cinayetlerinin sırasıyla en fazla Marmara, Ege, Akdeniz bölgelerinde gerçekleştiği, en az görüldüğü bölgenin ise Karadeniz olduğu tespit edilmiştir.
2014 ve 2015 yıllarında gerçekleşen kadın cinayetlerinin sadece 11 tanesine yorum yapılmış olup toplam yorum sayısı 590’dır. Kadın cinayetleriyle ilgili yapılan yorumların çoğunlukla 2015 yılında gerçekleşen cinayetlerle ilgili olduğu görülmüştür. Yorum içerikleri değerlendirildiğinde; çoğunluğu polemik üzerinden yürüyen ve haberle ilgisi olmayan yorumlar olduğu dikkat çekmiştir. Haberle ilgili yaklaşık 150 yorumda sırasıyla dini değerlere vurgunun “cehennemde yanacaksın, şeriat hukuku gerekli, İslam dininin yüceliği ” (47), etnik temelli vurgunun “Türklük-Kürtlük, Doğu-Batı karşıtlığı” (22), cinsiyet temelli vurgunun “kadın hak etmiş, erkeğe helal olsun, namusunu korumuş” (20) şeklinde sıralandığı görülmüştür. Bu sıralamayı öfke içeren yorumlar (16), kadını koruma mekanizmalarını eleştiren vurgu (13), idam vurgusu (14) ve kadının temel hak ve özgürlüklerine vurgu (10) takip etmektedir. Haberlere yapılan yorumlarda daha çok kadının “masumiyeti” söz konusu ise, kadın lehinde yapıldığı görülürken; aldatma, fuhuş gibi kuşkulu “ahlaki” durumlar içeriyorsa erkekliği öven türden yorumlar yapıldığı görülmüştür.
Bu sonuçlara bakıldığında kadınların çoğunlukla evli olduğu ve kendi evlerinde öldürüldüğü; en fazla ateşli silah ve bıçağın kullanıldığı; öldürme nedenleri arasında aşk, namus cinayeti ve kıskançlığın ilk sırada yer aldığı; haberlerin çok az bir kısmına yorum yapıldığı, yapılan yorumlarda da olay bağlamında koparılarak, dini, etnik ve cinsiyet temelli vurguların ön plana çıkarıldığı görülmüştür.