Ortadoğu ve Türkiye cephesinde baş döndürücü bir şekilde yaşanan gelişmeler Aleviler cephesinde de büyük bir tartışma yaratmış durumda.
Son cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin oluşturduğu sağ blok adayı olan Ekmelledin İhsanoğlu’nun Alevilere adeta dayatılması ve Rojava ile Güney Kürdistan’da Işid çetesinin vahşeti Alevilerde ciddi bir silkelenmeye neden oldu.
Aleviler, Işid çetesinin Ezidi Kürtlere dayattığı soykırım tehdidi karşısında derinden sarsılmış durumda. Çünkü Ezidi Kürtlerin acısını en iyi hissedecek olanlar Alevilerdir. Yüzyıllarda tekçi Sünni dayatmanın baskı, katliam ve kırım politikalarının mağduru olmuş Aleviler, Ezidi Kürtlerin yaşadığı günümüz Kerbelası karşısında hemen harekete geçmiş ve dayanışmasını göstermiştir.
Hemen belirtmeliyiz ki Alevilerin Ezidi Kürtlerini sahiplenişi ve gösterdiği dayanışma, öze dönüş konusunda memnuniyet vericidir. Tarih boyunca aynı kaderi paylaştığı Ezidileri sahiplenen Aleviler aslında kendi geçmişlerini, felsefesini ve inancını sahiplenmişlerdir zira Alevilik mazlumun yanında olmayı emreder.
Son yaşanan olaylar göstermiştir ki Aleviler açısından artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Alevileri yalanlar üzerinden sisteme bağlamaya çalışan Kemalist anlayış artık teşhir olmuştur. Alevilere Ekmelledin İhsanoğlu gibi bir siyasal İslamcıyı dayatan zihniyet Alevileri çaresiz ve çözümsüz sanarak tarihi bir hata yapmıştır.
CHP zihniyeti cumhurbaşkanlığı seçimlerinde göstermiştir ki aslolan Aleviler ya da ezilenler kurtuluşu değil, bizzat devletin bekasıdır. Alevileri sistemi koruma politikasının yedeğine alarak asimle etmeye çalışan bu iflah olmaz Kemalist maske düşmüştür.
Aleviler HDP ve sayın Demirtaş şahsında safının neresi olduğunu göstererek, kendisi üzerinde kirli politikalar yürüten siyaset zübüklerine ve ikbal avcılarına önemli bir mesaj vermiştir. Siyaseti hala devlet bekçiliği olarak gören kimi “Alevi baronlarının” Alevileri sisteme yedekleme politikası iflas etmiştir. Bu gerici işbirlikçi zihniyet tümüyle aşılmamış olsa da teşhir olmuştur.
Şimdi görev başta Aleviliği özü ile yaşamak isteyen, tarihsel duruşuna yakışır bir patrik içerisinde durmaya çalışan Alevi örgütlüğünde ve Alevileri bugüne kadar demokrasi ve özgürlük mücadelesinde ıskalayan ya da yeterince doğru değerlendiremeyen Alevi dostlarındadır. Bu kesimler Alevileri ortak demokrasi ve özgürlük mücadelesinin gerçek anlamda öznesi yapmayı başarırlarsa kazanan demokrasi ve özgürlük güçleri dolaysıyla da Aleviler olacaktır.
Ortak kader birliğine sahip olan Aleviler, Kürtler, ezilenler, yok sayılanlar ve ötekileştirilenlerin kurtuluşu da ortaktır. Son gelişmeler bu ortaklık için güçlü bir zemin oluşturuyor. Yapılması gereken ortaklaşan bu zemin üzerinden kapsayıcı bir radikal demokrasi hareketi yaratmaktan geçiyor. İlk sınavını başarıyla gerçekleştiren HDP bunun aracı olmak için en güçlü aday durumundadır.
Aleviler Ezidilerin yaşadığı zulme karşı doğru ve dik duruşunu sürdürüp kendi tarihsel ve inançsal özünün gereğini yerine getirdikçe kazanan Aleviler, Kürtler, ilericiler, devrimciler ve egemenlerin dışladığı geniş toplumsal kesimler olacaktır.
Alevilerin içerisine girdiği radikal demokratik duruşu bu yüzden önemsemek ve desteklemek gerekmektedir. Aleviler kazandıkça demokrasi ve özgürlük güçleri kazanacak, demokrasi ve özgürlük güçleri büyüdükçe Aleviler kazanacaktır.
Ergin DOĞRU
