Düzce'de bir takım ziyaretlerde bulunan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, muhalefete yüklendi. Karşılarında cinnet geçiren bir siyaset olduğunu belirterek “Meclis kürsüsünden ağzına yakışmayacak cümleleri sallayan ve utanmadan bunları ortaya koyan bir siyaset anlayışı var. Türkiye'ye terörün yaklaşmaması amacıyla sınır ötesinden yaptığımız operasyonları kesebilmek için, gazi meclisin ruhunu üzecek şekilde, tezkereye 'hayır' diyebilecek kadar cinnet geçiren bir muhalefet var. Türkiye'ye yapılacak bir yatırımı, yabancı büyükelçilere mektupla birlikte şikayet edenbir muhalefet var. 10 tane büyükelçi söz söylediğinde sesini bile çıkarmayan, 'acaba bunlardan Tayyip Erdoğan'a, hükümete, Cumhur ittifakına bir zarar gelir mi?' diyen, kambura yatan bir muhalefet var. Milli hassasiyetini kaybetmiş bir muhalefet var” dedi.
“Bu millet senin arkana teneke takar”
Bakan Süleyman Soylu konuşmasına şöyle devam etti; “Bize, şehir hastanelerini yaptığımız için kızmışlardı. Hakaret ettiler, hatta imalarda bulundular. 'Bunları şöyle yaptınız, böyle yaptınız' diye. Bunu da her yerde söylediler. Ana muhalefetin başı söyledi. Her şeyi kapatıyor ya, kanal İstanbul'u yaptırmayacak ya, ‘Şehir hastanelerini de kapatacağım' de. Bu millet senin arkana teneke takar.
Tayyip Erdoğan'ın vizyonu olmasaydı, biz pandemide çok büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalırdık. Kimse şehir hastanelerine ortak olmasın. Aklı ile de ortak olmasın. 'Bunları yapmayalım' diyenlere karşı, Cumhurbaşkanımız ‘Benim ülkemin bunlara ihtiyacı var, ben bunu yaptırmak zorundayım' dedi. Ne kadar haklı olduğunu biz bu pandemide gördük. Tezkere meselesini gördünüz, büyükelçilerin bildirgesinde bunların tavrını gördünüz. Devletin memurlarına, kamu bürokrasisine, daha iktidara gelmeden şımarık gibi tehditler savurduğunu hep beraber gördünüz. ‘2023'ten sonra bunun hesabını size soracağız. Bu hesabı vereceksiniz' diye bize tehdit savurduklarını hep beraber gördünüz. Neyin hesabını soracaksın sen?