Uzun tatilli Kurban Bayramı, hemen her yıl bir haftayı kapsayacak tatili ile bir kez daha kutlanarak yaşandı.
Kurban Bayramı, ekranlara, basına yansıyan, usulüne uygun kesilmeyen kurban görüntüleri, kan gölüne dönen yolların görüntüsü olmasa kurban bayramı, bayramların en büyüğü en sevilenidir.
Kesilen kurban etleri, yeterince paylaşıl masada, alım gücü olmayan, et alamayan, yoksul çevrelerin sofralarına bu bayramda azda olsa et girebilmektedir.
Ölüler mezarları başında ziyaret edilerek, anılmakta, unutulmamaktadırlar.
Kimsesizler, yoksullar, bu bayramda hatırlanarak, hayırseverler tarafından ziyaret edilmekte sevindirilmektedir.
Çocuklar, büyüklerin bayramlıklarıyla, sevgileriyle, bayramda en çok pay alan sevinenlerdir.
Yine bu bayramda, aile bağları, dostluklar, pekişmekte, küsler barışmakta, bütün yurtta, hatta bütün İslam dünyasında barış rüzgârları esmektedir.
Ceza Evleri, demir kapılar ardında tuttukları, mahkûmlara, yakınlarıyla, tel örgülerin, camların, arkasında değil, aynı ortamda baş başa görüşmeleri, hasret gidermeleri için bu bayramda kapılarını açar.
Asker aileleri, bu bayramda özledikleri çocukları ile baş başa hasret giderirler.
Tunceli’de, ilimizde konuşlanmış 4.cü Komanda Tugay Komutanlığı da askerlerini aileleri ile buluşturup hasret gidermelerini sağlamış. Bu bayram buluşmasını kamuoyuna, basına yansıtmak için de, Tunceli’de gazeteciler, basın mensupları yokmuş gibi başka illerden Ankara’dan, İstanbul’dan gazeteci çağırılmış.
Bu, biz gazetecileri üzmedi. Şaşırttı. Tunceli’de konuşlanmış bir askeri birliğin komutanlığı, konuşlandığı ilde çağırdığı ajansların, bu işi çok iyi yapan temsilcileri dururken il dışından gazeteci çağırması ne anlama gelir diye düşündürdü. Sokakta halkın, esnafın bayramını kutlama nezaketini gösteren aynı komutan, Tunceli’de bu işi iyi yapan gazetecileri yeterli bulmaz.
Anlaşılan, Sayın Komutanın, hala bazı önyargılarını aşmadığıdır.
Sürekli halkla buluşan, Halkın içinde olan Sayın Valimiz, bu anlamlı bayramı halktan uzak bir mekânda değil, halka yakın, halkın çoğunlukla katılacağı bir mekânda, kutlamalıydı. Umarız gelecek bayramlarda bu özlemimiz gerçekleşir.
Bayramda bayramımızı kutlamak isteyen çocuklara, daha çok sevinmeleri için çikolatanın yanında, dergi kitap hediye ettik. Bu onları daha çok sevindirdi.
Omuzunda ki sazı ile sanatçı olduğunu iddia eden MARÇİKLİ CELAL DA bayramımızı kutladı. Hazır bulunan misafirlerle avucu para dolan Celal en çok sevinendi.
Bayramımızı kutlayan Çaycı Veli de bayramlık istedi.
Bayram, bayram gibiydi…
Fikri TAŞ
*Sitemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.