Yassı Muharrem'in başladığı gün başkent Ankara'nın 3 ayrı yerinde, Alevilerin ibadethane ve mekanlarına saldırı düzenlendi.
Bu saldırıların asıl amacı ülkede kaos ve çatışma ortamını yaratmaktır. Aleviler inançları gereği savaş çığırtkanlığına ve her türlü çatışma diline karşı barışı savunmuştur. Bu olayda da sağ duyulu davranmış provokasyona gelmemiştirler.
72 millete bir nazarda bakan Aleviler, halkları kendi içinde kutuplaştıran, ötekileştiren ve şiddetten beslenen politikaların karşısında durmuştur. Aleviler "eşit yurttaşlık" mücadelesini verirken çok iyi biliyorlar ki bu ülkede yaşayan halklar inançlar ve kimlikler özgür olmadan kendileri özgür olamayacaktırlar.
İktidar ve muhalefeti ile tüm siyasi partiler, herkesin eşit ve onurlu vatandaş olduğu bir Türkiye'yi inşa etmeyi kendilerine ilke edinmelidir. Temel hak ve özgürlükleri etnik kökeni, dil, din, mezhep, cinsiyet siyasi ve sosyal aidiyet farkı gözetmeksizin tüm insanlar için güvenceye kavuşturacak, iç hukukumuzu uluslararası standartlara uyumlu kılacak, etnik, dini mezhepsel ve kültürel çeşitliliğimizi dikkate alarak toplumdaki tüm farklılıkları kucaklayan vatandaşlık anlayışı geliştirilmelidir.
Maraş'ta Çorum'da Sivas'ta başta olmak üzere onlarca kez saldırıya uğrayan Aleviler bugün de Ankara' da saldırıya uğramıştır. Yapılan bu saldırıyı şiddet ile kınıyor ve lanetliyoruz.
Herkesin eşit ve onurlu vatandaş olduğu Türkiye' de buluşmak umudu ile...