CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kürt sorununun çözümü için başlatılan barış sürecinin kimsenin tekelinde olmadığını, barışı şahlandıracak partinin CHP olduğunu belirtti. Tuncelili olduğu için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine her türlü iftirayı attığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Dersimliyim diye bu baş çalan etmediği iftirayı bırakmadı. Cibilliyetten söz ediyor. Benim cibilliyetimi öğrenmek istiyorsan, gel herhangi bir Dersimliye sor. Hayır, başka yerden öğrenmek istiyorsan, İstanbul Müftülüğü'ne git, ona sor."
Kemal Kılıçdaroğlu, memleketi Tunceli’de ve Elazığ’da partililere seslendi. Eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte öğle saatlerinde Elazığ’a gelen Kılıçdaroğlu, Tunceli’ye giderken Elazığ’ın Kovancılar ilçesinde partisinin başörtülü belediye başkan adayı Halime Karakoç’la partilileri selamladı. Tunceli’de Kürtçe şarkılar ve "Dersim seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla karşılanan CHP lideri, partililere "Ben de Dersim’le, tüm Dersimlilerle gurur duyuyorum" diye karşılık verdi. Baba ocağında olmanın kendisini çok heyecanlandırdığını anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, "Burası babamın, dedemin toprağı, çocukluğumun geçtiği yer. Küçücük bir köyde doğdum, 7 kardeşten okuyan sadece benim, devletin sınavlarını kazandım, önemli mevkilere geldim, siyasete atıldım. Dersim’in Ballıca köyünde doğan bir kişi, şimdi CHP Genel Başkanıdır." diye konuştu. Dersimli olmaktan her zaman gurur duyduğunu belirten ve "Dersimliyim diye bu başçalan etmediği iftirayı bırakmadı" diyen Kılıçdaroğlu, Ak Parti'nin iki yıl önce Tunceli'nin adının Dersim olması yönünde verdiği kanun teklifini bir türlü kabul etmediğini kaydetti.
"BERKİN DE, BURAK DA, AHMET DE BİZİM KARDEŞİMİZ"
Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde eylemlerde yaşanan bazı ölümlere ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bu ölümlere karşı ortaya koyduğu tavrı anlatırken şöyle konuştu: "Berkin öldüğü zaman herkes yas tuttu, 15 yaşında bir çocuktu. Ama O Berkin’i bir terörist olarak milletin önüne çıkardı, bir kitleye Berkin’e yuh çektirdi. İnsanın yüreğinde toplu iğne ucu kadar vicdan varsa, 15 yaşındaki bir çocuğun arkasından bir kitleye yuh çektirir mi? Burak Can hayatını kaybetti. O da 22 yaşında, o da bizim evladımız. Bir gün önce ‘provokasyon olabilir’ dedim. O utanmazlar çıkıp, ‘Kılıçdaroğlu’nun militanları öldürdü’ diyor. Sende nasıl bir vicdan ve ahlak var? Bir insanın ölümü üzerine siyaset yapılır mı? Burada eylemlerde biber gazı atıldı, Ahmet diye bir polis kardeşimiz hayatını kaybetti, o da bizim evladımız. Ona da çok üzüldük. Biz kardeşiz ve bu topraklarda barış içinde yaşamalıyız.”
"BARIŞ SÜRECİNİ CHP ŞAHLANDIRACAK"
Çözüm süreciyle birlikte bölgede silahların sustuğuna işaret ederken, bazılarının "AKP giderse barış süreci ne olacak?" diye sorduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, "Dersimden sesleniyorum, barış süreci kimsenin tekelinde değildir. Eğer bu topraklarda barış şahlanacaksa, bunu yapacak olan CHP’dir. Biz özellikle ‘Türkiye’nin birleştirici gücü’ sloganını kullandık. Türkiye’nin her yerinde tüm yurttaşlarımı kucaklıyorum. Kimseye ‘inancın nedir, etnik kimliğin nedir’ sorularının sorulmasını kabul etmem. Herkesin benim başımın üstünde yeri vardır. Ben Türkiye’nin birleştirici gücüyüm, buna inanıyorum." şeklinde konuştu.
CHP iktidarında sosyal yardımların artarak devam edeceğini de ifade eden Kılıçdaroğlu, "247 katrilyon lira parayı götürenlerin burnundan fitil fitil getireceğim ve o parayı millete dağıtacağım." ifadelerini kullandı.
"CİBİLLİYETİMİ İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜNE SOR"
Babasının “Sen doğru dur, eğri belasını bulur” dediğini anlatan Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın kendisinin etnik kimliği ve inancı konusundaki sözlerine işaret ederek şunları söyledi: "Bana her türlü hakareti yapıyor, cibilliyetten söz ediyor. Benim cibilliyetimi öğrenmek istiyorsan, gel herhangi bir Dersimliye sor. Hayır, başka yerden öğrenmek istiyorsan, İstanbul Müftülüğü'ne git, ona sor. ‘Kılıçdaraoğlu’nun cibilliyeti nedir’ diye. Ben kimsenin soyuyla sopuyla uğraşmam. Her insanın Allah’ın yarattığı en değerli varlık olduğuna inanırım. Biz ‘incinsen de incitme’ deriz, buna inanırız. Biz, ülkede demokrasiyi savunacağız, barışı savunacağız. Kimsenin burnunun kanamamasının mücadelesini vereceğiz. Devlet dairesine gittiğiniz zaman soruyorlar ‘nerelisin?’; Tunceli. ‘Hadi git; devlet kapısında sana iş yok’ deniyor. Bu tabloyu değiştireceğiz, 75 milyon insana kapımız açık olacak."
"YÜRÜTME ORGANININ BAŞI"
Yolsuzluklar konusunda ayrıntılara girmeyeceğini belirten ve “Siz biliyorsunuz zaten” diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın “Ben yürütme organının başıyım” dediğini hatırlattı ve kendisinin, çocuklarının neler yürüttüğünü herkesin bildiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hırsızdan başbakan olmaz, yalancıdan başbakan olmaz. Hem hırsızdan, hem yalancıdan vallahi başbakan olmaz. Yolsuzluk yaptın, hırsızlara kucak açtın ve milletin önüne çıkıyorsun. Nasıl bir ahlak anlayışıdır bu? Nasıl bir inanç anlayışıdır bu? İnanmakta zorluk çekiyorum. Baş çalan bizi bölmek ister, ayrıştırmak istiyor."
"MİTİNGTE CÜZDANI ÇALINIYOR HIRSIZ VAR DİYEMİYOR"
Temiz siyaset için vatandaşlardan yetki isteyen Kılıçdaroğlu, "Geçenlerde başçalanın mitingine biri gitmiş, bakmış cüzdan gitmiş. Ama korkudan ‘hırsız var’ diyemiyor, dese dayak yiyecek. Türkiye’nin geldiği hale bakın. Ben sizden yetki istiyorum. Temiz bir siyaset, kul hakkı yenmeyen siyaset, barış içinde bir Türkiye, etnik kimlik ve inanç ayrımı yapılmayan bir Türkiye istiyorsanız adres belli, CHP." dedi.
BAŞÖRTÜLÜ ADAYLA HALKI SELAMLADI
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Tunceli’ye giderken Elazığ’ın Kovancılar ilçesinde, başörtülü aday Halime Karakoç ile birlikte halkı selamladı. Parti otobüsünün üzerinden kısa bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, "İki belediye başkan adayımızın başı kapalı. Birisi Kovancılar'da, birisi Afyon'da. Biri doğuda biri batıda. İnşallah, güneyde de kuzeyde de olacak. İnşallah, Türkiye'nin her tarafında kadınlar belediye başkan adayı olacak." diye konuştu.
Karakoç da, konuşmasında 17 Aralık yolsuzluk operasyonuna atıfta bulunarak, "Başımız kapalı ama gözümüz kapalı değil." dedi.