Güder, bir otelde düzenlediği basın toplantısında, devletin kendisine ve sivil halka yönelik şiddet ve terör eylemleri karşısında güvenliği tesis etme yetkisine sahip olduğunu belirterek, "21 Temmuz tarihinden itibaren meydana gelen karakollara ateş açılması, yol kesme, araç yakma, bomba infilak ettirilmesi suretiyle yol ve köprülerin tahrip edilmesi ve ne yazık ki en son bir polis memurunun da ağır yaralandığı askeri araçlara yönelik silahlı saldırıların ciddi güvenlik tedbirleri gerektirdiği vakadır" diye konuştu.
Dersim’de yürürlükteki "Güvenlik Bölgesi" uygulamasının gerekliliğinin silahlı eylemler dikkate alındığında kabul edilebilir bir yaklaşım olduğunu dile getiren Güder, güvenlik bölgesi uygulamasının yasal temeli olmakla birlikte üreticileri mağdur ettiği gerekçesiyle bir an önce kaldırılmasını istedi.
Son iki yıldır süren çatışmasızlık ortamına geri dönülebilmesi için "Barış Süreci"nin devam ettirilmesi gerektiğini savunan Güder, "Bir kez daha yorulmadan bütün silahlı örgütlere silah bırakma çağrısı yapıyoruz. 21. yüzyılın şafağında bu ülkede herhangi bir toplumsal ve siyasi talebin silahlı mücadeleyle elde edilmesi mümkün değildir" dedi.
