Kadın cinayetleri, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Merkezi’nin organizasyonuyla ve 81 ilde yapılan eşzamanlı basın açıklamalarıyla kınandı.
Sanat Sokağında bir araya gelen CHP İl Örgütü yaptığı basın açıklamasıyla kadına yönelik şiddeti kınadı.
CHP Kadın Kolları Başkanı Handan Kahraman Şanlı tarafından yapılan açıklamada, “Tüm dünyada ve Türkiye’de korona virüs ile birlikte olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Biliyoruz ki korona salgını süresince en çok etkilenen kesim: işçiler, emekçiler, işsizler, yoksullar ve tabii ki kadınlardı. Bu süreçte ne yazık ki kadına yönelik şiddet çeşitli başvuru ve yargı mekanizmalarının işletilmemesinden kaynaklı olarak daha da vahim bir noktaya geldiğini gördük. Yeni infaz yasasının yarattığı tahliyeler ise şiddeti artıran önemli bir unsura dönüştü. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun açıkladığı verilere göre Mayıs ayında 21 Kadın kardeşimiz, Nisan ayında ise 20 kadın kardeşimiz erkekler tarafından katledildi" dedi.
Yakın zamanda kadın cinayetlerin tekrar yaşandığına dikkat çeken Şanlı, "Daha birkaç gün önce Konya’da Nargül Yıldız, Muğla'da Zeynep Şenpınar, Manisa'da Gülnur kocabaş, Rize’de Rukiye Çerman ve Diyarbakır’da Nurcan Polat ve niceleri erkekler tarafından katledildi. Caydırıcı yasalar uygulanmadıkça, Erkek akıl, erkek yargı, erkek devlet anlayışı değişmedikçe, kadınları güçlendirici önlemler alınmadıkça şiddet önlenemeyecek. Katillere hak ettikleri cezaları vermeden, toplum içine bırakanlar da bu suça ortaktır" diye konuştu.
Şanlı sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz şiddeti öven tüm yaklaşımları teşhir edeceğiz, Katillerin hak ettiği cezayı alması için bütün davaların sonuna kadar takipçisi olacağız. Nafakayı kaldırmak için yasa hazırlıkları yapanlar, 6284 sayılı Yasayı kaldırmak isteyenler, İstanbul Sözleşmesi’nden devletin imzasını çekmesi için uğraşanlar Katledilen kız kardeşlerimizin cinayetlerinin sorumlusudur. Tüm bu olumsuzluklara rağmen yaşam hakkımızı savunmaya devam edeceğiz! Nafaka ile ilgili değişiklik yapmanıza izin vermeyeceğiz, 6284 sayılı yasaya dokunamayacaksınız, İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya açmanıza izin vermeyeceğiz. Aile içinde çizdiğiniz o sınırda yaşamayı kabul etmeyeceğiz.
Kadınların 'Ölmek istemiyorum', 'Ölmeden koruyun beni', 'Beni öldürdükten sonra mı tutuklayacaksınız' çığlıklarının yükselmediği bir hayatı kuracağız! Yan yana gelerek, dayanışarak, yılmayarak, mücadele ederek kazanacağız.
Hiçbir kadının saçının teli zarar görmeyene kadar, tam eşitlik sağlanana kadar meydanlarda olmaya devam edeceğiz! Bu memlekette özgür ve eşit yaşayacağımız, emeğin sömürülmediği şehirleri inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.