Krizlerle mücadele ederek bugünlere gelip, düzlüğe çıkan bir Dersimspor’u, geçmiş deneyimlerden ders çıkarmadan aynı krizin içine doğru gitmek demek, gelecekten yemek demektir ki, bugün yapılan da budur.
Gel gör ki, geçmiş tecrübelerden dersler çıkarmayan, yeni, aynı zamanda deneyimli Dersimspor yönetimi Başkan Hüseyin Şengezer’in deneyimsizliğiyle anlık son dakika transferler yapılarak, anlık son dakika şampiyonluk hayaline kurban edilmektedir.
Yapılan bu yanlışlarla geleceğinden yiyen Dersimspor kulübü, gelecek adına şehrin futboluna ve sporuna aşık gençliğine ve geleceğine umutsuzluk veren bir anlayışla spordan uzaklaşmasını sağlamaktadır.
Anlık transferler yapılıp, şampiyonluk hayaliyle trilyonların heba edilerek harcandığı Dersimspor futbol takımı, geldiği nokta itibarıyla yapılan bu harcamanın karşılığı olan bir yerde değildir.
Oysaki geçmişte yaşanan parasızlığa ve krizlere rağmen Dersimspor takımı şampiyonluklar zirvesinde ya lobicilik faaliyetleriyle, yada kentte Dersim 62 spor – Dersimspor gibi iki takım yaratılması ve bölünmesi sonucunda şampiyonluklardan uzaklaştırıldığı hafızalardaki tazeliğini halen korumaktadır.
Dersimspor kulübü demek, başlı başına zirve de olmak demektir ki, vasat transferler yapılmış olsa idi bile Dersimspor bugünkü puan tablosunun aynı yerindeydi.
Gelecek adına hiçbir hazırlık yapmadan şampiyonluğa koşmak demek halk deyimiyle doğmamış bir çocuğa don biçmek anlamına gelir ki, bugün yapılanda budur.
Gelinen nokta itibarıyla daha fazla kulübümüzü tüketmeden kadrodan değişiklik yapmadan, aynı kadroyla ligi tamamlayarak, gelecek planlamasını bugünden yapmalıyız.
Şampiyonluklar anlık değil, ancak planlı bir çalışma neticesi sonucunda olur ki, gelecek adına kulübün teknik direktörü bugünden belirlenip, çalışmalara bugünde başlanarak, gelecek planlaması da bugünden yapılarak şampiyonluk hayali kurulmalıdır.
Tıpkı gençlerin yıl veya yıllar boyunca hazırlandığı üniversite sınavlarına hazırlanır gibi bir çalışma içinde olunduğu takdirde Dersimspor kulübü hedeflediği yere varır.
Başlıkta da belirttiğim gibi önce dereyi görüp, sonra suyun derinliğine göre paçayı sıvayıp karşıya geçtiğin zaman şampiyonluk karşına çıkar.
Tüm bunların dışında dereyi görmeden paçayı sıvamak demek, halk deyimiyle bir kaşık suda boğulmak demektir.
Bugün yaşananlarda budur.
