DERSİM, bir kez daha sevenleriyle, Dersimsilerle bir araya gelmenin sevincini yaşadı.13 yıldır. Temmuz ayının son 4 günü, Dersime, can veren MUNZUR’UN bayramı kutlanmaktadır.
Bu yıl kutlanan MUNZUR’UN Bayramı, 13. MUNZUR, KÜLTÜR VE DOĞA Festivali, geçmiş yıllara oranla daha büyük bir coşkuyla, bayram havasında yaşanarak kutlandı..
Ülkenin, Dünyanın, dört bir yanından yalnız Dersimliler değil, Dersimi seven Dostları, herkes, DERSİM Doğa Bayramını kutlamak, ortak değerleri, paylaşmak için gelmişlerdi.Ülkenin her köşesinden kalkan otobüslerle dolu,dolu gelmişlerdi.
Dersim, her dilden, her inançtan, her düşünceden, insanların bir araya geldiği çok renkli zengin bir kültür, mozayik şehri olmuştu.
Şehir merkezi, bütün ilçeler, katılımcılarla, Dersimin misafirleriyle dolup taşmıştı. Sokaklarda, yabancı plakalı araçlardan, geçilmiyordu. Şehir insan selinin baskınına uğramış gibiydi. Taşan insan seli, parkları bahçeleri, nehir boylarını, hemen her yeri doldurmuştu.
Yollar, akan trafiğe, dar gelmiş, yetmiyordu. Oteller, misafirhaneler, örgenci yurtları, pansiyonlar, katılımcılarla dolmuş, konaklayacak yer bulamayan misafirler, bulabildikleri açık alanlarda, çoğunlukla Munzur kıyısındaki çadırlarda konaklamışlardı.
Çay bahçeleri, kâffeler, eğlence yerleri, park ve bahçeler, sabahlara kadar katılımcıları ağırlamıştı.
SEYİT RIZA PARKI, buluşmanın, gösterilerin, kültür alışverişinin merkezi olmuştu. Kitap stantları, bütün renklerin açtığı küçük çiçek bahçeleri gibiydi. Her düşüncenin, kamp kurduğu park, özgürlüklerin, özgürce sergilendiği DERSİME yakışan bir parktı.
SEYİT RIZA, bir kez daha sevenleriyle buluşmanın sevincini yaşıyordu. Durmadan birlikte hatıra fotoğrafı çektirenlere poz veriyordu.
Davul zurna eşliğinde oynan hareketli oyunlar, park eğlencelerinin, bir başka etkinliğiydi.
Seyit RIZANIN yanı başındaki sinema perdesinde gösterilen filimler, canlı tiyatro benzeri oyunlar, park eğlencelerinin bir başka zenginliğiydi.
Sanat Sokağında düzenlenen paneller, söyleyişiler, festivalin bir başka önemli kültür, düşünce zenginliğiydi..
Stadyum daki etkinlikler, konserler, festivalin en büyük etkinlikleriydi. Her akşam, çevre köylerden, kasabalardan katılan on binlerce insan, büyük bir coşkuyu, eğlenceyi, yaşamışlardı.
Stadyumun, Celal Doğan Parkının, seyit Rızanın, çevresinde, Yer altı Çarşısının üstünde konaklayan seyyar satıcılar, patilacılar, çaycılar, sucular, üç beş kuruş kazanmanın bayramını yaşadılar.
Hemen her esnafın pastadan payını aldığı, MUNZUR’UN BAYRAMI, onlar için ayrıca bir bayram oldu.
MUNZUR’UN Bayramı, Dersime kazandırdığı ekonomik getirinin yanında, büyük bir tanıtım şöleni oldu. Dersimin görülmeye değer doğa zenginlikleri gözler önüne serildi. Çok katılımcı misafirlere sordum. Hemen herkes yaklaşık,’Sorma dediler. Bu güne kadar gelip görmediğimize üzüldük. Yıllarca süren kavga, bu güzellikleri görmemizi engelledi. Artık tatil için yönümüzü Batıya değil, Doğuya çevirdik.’ Dediler. Festivalin son günü Seyit Rızada seyyar satıcıdan hediyelik şalvar alan Hataylı genç kıza,’geldiğine değdi mi?’Dedim. Gülen yüzüyle,’yalnız Dersimi değil, Dersim insanını, değerlerini tanımakta bizi Dersime hayran bıraktı. Yaşamımızın yaşanmış güzel bir anısı oldu.’Derken, memnuniyeti konuşmasına, bir bütün halinde yansımıştı.
Bir başka katılımcı, yaşanan barış sürecinde bu güzellikleri yaşadıklarını, paylaştıklarını ifade ederken, benim bir önceki yazılarımda başlık yaptığım ’BARIŞTAN GÜZELİ YOKTUR.’ Sözünü dile getirmesi beni ayrıca sevindirmişti.
Doğruydu. Barış, korkuları gidermiş. Güven vermişti. Artık yollar, şehirler, doğa alanları, özgürce yaşanılacak, gezilecek, görülecek, alanlar olmuştu. Barış rüzgârları Dersimde, dağlarında da esmişti.
Festivalin düzenlemesinde, organizasyonunda payı olan kuruluşlar, En büyük payı olan Belediye Başkanlığı, Emniyet Müdürlüğü büyük bir yoğunluğa rağmen başarılı bir sınav verdiler. Belediye büyük bir organizasyonun eksiksiz gerçekleşmesini sağlarken, Emniyet Müdürlüğü, güvenliğin yanında yaşanan yoğun trafikte başarılı hizmetler verdiler. Yoğun trafiğin yaşandığı stadyum çevresinde, tıkanıklığı önleyecek tedbirler alınırken, festival coşkusunun ağırlıklı olarak yaşandığı SEYİT RIZA parkına açılan yolları araç trafiğine kapatarak festival etkinliklerinin rahat, huzur ortamında geçmesini sağladılar. Her iki kurum, sorumluluklarının gereğini en iyi şekilde yerine getirdiler. Onlar, övgüyü, teşekkürü hak ettiler.
Dersim Halkı, barışın ilk ürünlerini topladı.
Darısı barışı özleyen diğer illerin başına.
+ + +
BİTİMİNDE YAŞANAN KORKUNÇ KAZA
Yaşanan büyük sevinci gölgeledi. Büyük bir üzüntü yarattı. Festivale katılmak için gelen iki genç arkadaşın, kavga ederek dengelerini yitirip baraj canavarına düşüp boğulmaları. Yürekleri sızlattı.
Vatandaş, sorumlu kuruluşlara tedbir almadıkları, göl çevresini korkuluklarla çevirmedikleri, için tepkili. GOLE ÇETU bizimdir deyip dava açan DSİ, Göl kıyısında halkın güvenliğini sağlayacak tedbirleri almaktan kaçınır.
Vatandaş haklı,göl kıyısında tehlike yaratacak alanlar,korkuluklarla çevrilip halkın güvenliği sağlanmalıdır.Daha önce gerekli tedbirler alınmış olsaydı.Bu gün boğulan o iki genç yaşamış olacaklardı.