Dersim Emek ve Demokrasi Platformu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün 18 Aralık günü Dersim’e gerçekleştirdiği ziyarette Alevilik’e ilişkin yaptığı açıklamalara dair basın açıklaması gerçekleştirdi. İnsan Hakları Derneği (İHD) şube binasında yapılan açıklamada konuşan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Şube Başkanı Ali Ekber Kaya bir dizi talebi sıraladıktan sonra "Bu taleplerin kabul edilmemesi durumunda söylenenler ‘laftan öteye geçmeyen sözler’ olarak kalacaktır” dedi.
"KAYGI TAŞIYORUZ"
Dersim’de açıklamalarda bulunan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün cemevlerinin hukuki anlamdaki taleplerini yerine getireceklerine dair yaptığı konuşmadan özetler sunan Kaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da 25 Ekim’deki kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda cemevleri konusunda yeni adımların atılacağına dair sinyaller verdiğini hatırlattı. Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması talebini yıllardır dile getirdiklerini söyleyen Kaya “Yapılan açıklamalar anlam bakımından olumlu görünüyor olabilir ancak ‘Bu bir seçim jesti mi? Ya da rüşveti mi?’ kaygısını taşıdığımızı da belirtmek isteriz" diye konuştu.
"ERDOĞAN MEZHEPÇİLİK İLE GERİCİ POLİTİKAYA YEDEKLEMEYE ÇALIŞTI"
2009-2011 yılları arasında Alevilerin sorunlarını çözme iddiasıyla 7 Alevi çalıştayı düzenlendiğini belirten Kaya “Ancak bir sonuç çıkmamıştı! Kaldı ki; Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Hangi inanca, hangi mezhebe sahip olursa olsun Türkiye’nin 84 milyon vatandaşımızın her birinin meselesi bizim meselemizdir' de dedi ama seçim meydanlarında Kılıçdaroğlu’nun Alevi olduğunu hatırlatıp yuhalattı da! Yine Suriye savaşı üzerinden mezhepsel kamplaşma yaratıp radikal İslamcıları yedeklemek için Esad’ın Alevi olduğunu vurgulayan ve Sünnilere zulüm uygulayıp katliamlar yaptığını söyleyen de iktidar sahiplerinin başıydı. Seçimlerde HDP’nin Alevileri aday gösterdiğini söyleyip mezhepçilik üzerinden Sünni Kürtleri Kürt sorunundaki gerici politikaya yedeklemeye çalışan da oydu. Reyhanlı’da 2013’te gerçekleştirilen terör saldırısından sonra '53 Sünni vatandaşımız şehit oldu' diyerek kendi vatandaşlarını mezheplerine göre ayıran ve dahası ‘şehitlik’ vurgusu üzerinden cihatçı bir yaklaşım ortaya koyan da kendisinden başkası değildi. Yeniden cemevleri üzerinden bir tartışma yapılıyorken bu hatırlatmaların önemli olduğu kanısındayız” diye konuştu.
"İKTİDAR SAMİMİYSE TALEPLERİ KARŞILASIN"
Cemevlerine ‘kültür merkezi’ statüsünün verilmesinin, Alevilerin en temel taleplerinden biri olan cemevlerinin ibadethane olarak görülmesi talebinin reddi anlamına geldiğini söyleyen Kaya “Böyle bir tartışmanın dahi yapılmaması gerekmektedir.” dedi. Kaya, iktidarın samimiyetinin Alevilerin taleplerinin karşılanmasından geçtiğini belirterek şu talepleri sıraladı:
· “Her şeyden önce laiklik ilkesi gereği Diyanet İşleri Başkanlığının kaldırılması,
· Ezidi, Süryani, Hıristiyan, Yahudi, Alevi, Sünni tüm inanç ve ibadet merkezlerine eşit statü, söylemlerle kararname ile değil bu inanç kurumlarının katılımlarıyla Anayasal güvence altına alınması,
· Genel ve mahalli idareler bütçesinden inanç kurumlarının, tarikat vakıflarının fonlanmasına son verilmesi,
· Devletin; her türlü işlem ve eylemde din ve mezhep ayrımı gözetmeksizin tüm yurttaşlara eşit mesafe de olması
· Mecburi din derslerinin kaldırılıp, müfredatın dinselleştirilmesine son verilmesi,
· İktidar temsilcilerinin dinsel ayrımcı ve nefret söylemlerine son verilmesi,
· Hıristiyan, Yahudi, Alevi, Sünni tüm inanç ve ibadet merkezlerine eşit statü verilmesi,
· Anayasal ve laiklikle çelişen idari, bilim, sanat ve eğitim dinsel referanslardan arındırılması taleplerini hızlıca yerine getirmelidir. Bu taleplerin kabul edilmemesi durumunda söylenenler ‘laftan öteye geçmeyen sözler’ olarak kalacaktır.” (Dersim/EVRENSEL)