Platform adına açıklama yapan Raife Yılmaz, 25 Kasım gününün tarihsel geçmişine değindi.
Kadınların dünyanın her yerinde çok çeşitli sebeplerle şiddete maruz kaldıklarını belirten Yılmaz, “Dünyada aşırı sağ partilerin yükselişi ve otoriterliğin revaçta olması, kadınların yaşam tarzlarına devletler eliyle müdahaleyi de artırıyor. Diğer taraftan İran’da ahlak polisinin kurallara uygun örtünmediği gerekçesiyle Mahsa Amini’yi katletmesi molla rejiminin kadınları nasıl bir yaşam tarzı kıskacına soktuğunu tüm dünyanın gözleri önünde seriyor” dedi.
Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin kadınların boynuna büyük bir yük olarak bindiğini ifade eden Yılmaz, “Kriz patlak verince ilk işten çıkarılan kadınlar oluyor, bakım yükü ağırlaşıyor, çocuklar okula aç gidiyor. Ekonomi darboğaza girdikçe, evlerde boğazımızdan geçen lokmalar küçüldükçe şiddetin farklı görünüşleri de artıyor. Bu sıkışmışlık ev içi şiddette artış olarak önümüze geliyor” diye konuştu.
Çocuk istismarı, kadın cinayetleri, cinsel saldırılar, şüpheli kadın intiharlarının gazete manşetlerinden eksik olmadığına vurgu yapan Raife Yılmaz, “Şiddet yaygınlaşırken İstanbul Sözleşmesi gibi kadınların yaşam hakkını güvence altına almayı amaçlayan temel bir hukuk metni tek adamın gece yarısı kararı ile alelacele ilga ediliyor. Şiddet failleri cezasızlık içeren yargı kararları ile deyim yerindeyse ödüllendiriliyor. Adeta bu ülkede iktidarı eleştirmek, kadınlara şiddet uygulamaktan, çocukları istismar etmekten ve daha nicelerinden daha büyük suç gibi görülüyor. Diğer taraftan kentimizde de şiddet vakaları günbegün artıyor. Platformumuza sadece son iki ayda Ovacık ilçesinden iki ayrı kadına yönelik şiddet olayı yansıdı. Bu olaylardan birisi iki kız kardeşin bir erken tarafından vahşice darp edilmesi, diğeri ise 80li yaşlardaki bir kadının “bastonundan ses çıkması” bahanesiyle bir erkek tarafından darp edilmesi olayı olarak yansıdı. Yaşı, statüsü, nerede yaşadığı fark etmeksizin şiddete maruz kalan kadınların sayısı her geçen gün artarken biz de Dersim Kadın Platformu olarak şiddete maruz kalan kadınların yanında, faillerin karşısında olduğumuzu bir kez daha Ovacık’tan haykırıyoruz.
Bize dayatılan zor yaşam koşullarına karşı kabullenişle değil mücadele ile cevap veriyoruz. Bu yüzden bu 25 Kasım’da İranlı kadınların isyan bayrağını taşıyacağız. İranlı emekçilerin baskıya, zorbalığa karşı grev meydanında söylediği mücadele sözünü haykıracağız. Şiddete, eşitsizliğe, yoksuzluğa, zorbalığa değil; eşitliğe, barış içinde özgür bir yaşama layığız ve bunu kazanacağız demek için 25 Kasım’da meydanlarda olacağız” ifadelerini kullandı.
İlçedeki açıklama öncesi kadınların bildiri dağıtılmasına izin verilmedi.
HABER: CANER AKTAN