Barış sürecine devamlı destek veren ilk günden itibaren her türlü fedakârlığa açık olan C.H.P ve Genel Başkanı olan Kemal KILIÇDAROĞLU'na son zamanlarda özellikle kendi toplumundan bazı kişilerden yersiz ve mesnetsiz eleştiriler yapılmaktadır.
Sayın Genel Başkanımızın sürecin başlamasına vesile olacak şekilde AKP ye gittiğini gelin Mecliste 4 parti ile akil adamlardan meydana gelecek geniş bir katılım sağlayarak bu sorunu çözelim dediğini tüm kamuoyu bilmektedir. Ancak AKP ve BDP nin Kürt sorunu ile ilgili gizli görüşmelerde şeffaflığa karşı çıkmaları ufak bir sızdırmanın haftalarca kim tarafından gazetelere yansıtıldığı tartışmaları bize gizli pazarlıkların olduğunu açıkça göstermektedir. C.H.P'nin barışı engellediği veya karşı duruyormuş gibi göründüğünü söyleyenler açıkça yanılmaktadır. Son zamanlarda Cemil ÇİÇEK in Mecliste grup oluşturalım ve akil adamlar seçelim süreci sürdürelim diyerek C.H.P'nin önceden yaptığı bu önerileri AKP nin de kabul ettiğini doğrulamaktadır. BDP Eşbaşkanı Selahattin DEMİRTAŞ'ın son İstanbul nevroz kutlamalarında AKP nin şeffaf davranmadığını söylemesi C.H.P söylemleriyle de örtüşmektedir.
Bu memlekette sadece Kürt sorununa odaklanmış kişiler ne aydın nede demokrat olabilirler çünkü yalnızca Kürt sorunu yok ,alevi sorunu var, insan hak ve hürriyetlerinin kısıtlandığı temel haklar sorunu var,emeklinin geçim sorunu var ,çalışanın sendikasız ve iş güvencesiz çalışma sorunu var ,eğitimin yaz boz tahtasına döndürüldüğü bütün okulların imam hatiplere dönüştürülme çabası var, Bu çağda çöpte ekmek toplamaya çalışan aç insanların yaşama sorunları var v.s gibi,
Aydın insan toplumu ayrıştırmaz, bütünleştirici olur, herkesin sorununa sahip çıkar, sadece yandaşını veya kendisine oy vereni kollamaz. Aydınlarımız barış bir çığlıktır demişler barış sadece bir çığlık değildir aynı zamanda yaşam hakkıdır, aştır, ekmektir, kardeşliktir, birlik ve bütünlüktür, kardeşçe yaşama için tüm topluma ve sorunlarına sahip çıkmaktır. Her gün yapılan zamlar ,ücretliye verilen uyduruk enflasyon oranındaki artışlar, hak arayanların maruz kaldığı baskı ve sindirmeler devam ediyorken bunları göremeyen ve eleştirmeyenler aydın olamaz.
CHP olarak her zaman barıştan yana tavır almış bir partiyiz. Tüm vatandaşların demokratik haklarının verilmesini ülkeyi bölmeden hep beraber kardeşçe yaşayabileceğimiz güçlü ve huzurlu bir ülke yaratılmasına katkıda bulunacak ve bunları kendine ilke edinmiş bir partiyiz. Bu doğrultudaki tüm girişimleri destekliyoruz. Tunceli de aydın geçinen ve her türlü eleştiriyi haklı olmadıkları halde yapan bazı kimseler CHP'yi rakip gördükleri için sürekli saldırı ve yıpratma politikaları üretmektedirler. Bizler halkımıza güveniyoruz ve bu kişilere hak ettikleri dersi vereceklerine inancımız tamdır.
Aydınlar karanlığa yani gizliliğe sahip çıkmaz, açıklığa, şeffaflığa sahip çıkar. Biz C.H.P olarak her şeyin şeffaf ve açık bir şekilde yürütülmesini, her vatandaşında bunu bilmeye hakkı olduğunu, dolayısı ile kardeşçe yaşam için barışın sağlanmasını herkesten çok istiyor ve destekliyoruz. Savaşın tarafı olanların bugün barışı bizden daha çok istiyor görünmeleri güzel bir duygu, hatanın neresinden dönülürse kardır örneği.
Sayın Başbakan, ın ağzından konuşan ona hiçbir eleştiride bulunmayan bu barış havarileri sayın KILIÇDAROĞLU na ve onu destekleyen toplumdan öyle korkuyorlar ki oklarını ona çevirmişler ve eleştirilerine devam ediyorlar. Kendi toplumundan olduğunu söyleyen kişiler sayın genel başkanımıza destek olacaklarına köstek olma çabalarını sürdürmektedirler. Dersim toplumunun kaderi hep böyle gelmiş böyle gitmektedir. Bir birini sevmeyen, çekemeyen, kuyusunu kazan bir toplumuz ve aydın olduğumuzu sanıyoruz.
Memleketimizi içimizden yönetebilecek akla ve mantığa sahip kimsemiz yok mu? Kendi örf ve adetlerimiz, dilimiz, değerlerimiz nerede? Son zamanlarda sayın Başyazar Fikri Taş ta partimize karşı eleştirilere katıldı, karalamaya devam ediyor, yazık. Alevi sorunundan bahsediyor insanlar ın KILIÇDAROĞLU'nu önceleri sevdiğini ama şimdi uzak durduğunu söylüyor bunlar kendi hayalleri bunlara inanmıyoruz. Sizler sayın KILIÇDAROĞLU'nu hiçbir zaman sevemediniz Tunceli de yaratacağı etkiden korktunuz, Demokrasi ve insan hakları, özgürlük, eşitlik ve kardeşlik söylemlerinden korktunuz. İnsanların ona değer vermelerinden, saygı duymalarından korktunuz,
Irkçılık yapan insan demokrat ve aydın olamaz. Sosyal demokrasiden bahsetmeniz gene de olumlu bir sonuç, demokrasi isteyen, hak isteyen, özgürlük ve eşitlik isteyenler sadece kendileri için istiyorlar oysa bizim bunları tüm toplum için istememiz daha uygun olmaz mı? Dersim festivalinde milletvekillerimizi konuşturmuyor, baraj etkinliğinde milletvekilini yuhalıyor, hep beraber olmamız gerektiğinde de ayrımcılık yapanlar barışı ne derece önemsiyorlar? Biz C.H.P olarak diyoruz ki gelin boş lafları bırakalım gençlerimizi uyuşturucu batağından çıkaralım partizanlığı sürdürmeyelim herkese eşit davranalım. İşsizlere iş olanağı için çaba sarf edelim. Gelenek ve göreneklerimize sahip çıkalım. Başkalarının bizi kullanmalarına meydan vermeyelim. Memleketimizi kendimiz yönetelim birileri bizi dışarıdan yönetmesin. Birbirimizi sevelim, sayalım, birbirimize sahip çıkalım. Öncelikle barış istiyorsak ayrım yapmadan tüm topluma eşit davranalım.
Kadına şiddete, çocuk istismarına ve barajlara HAYIR diyoruz.
Bütünlüğümüzü bozmayacak onurlu ve herkesi kucaklayacak daha çok demokrasi ve özgürlüklere neden olacak bir barışa EVET diyoruz.
CHP il ve ilçe yönetimleri adına kamuoyuna sevgi ve saygılarımla.
Kemal BOZKURT
C.H.P TUNCELİ İL BAŞKANI
