Ankara’da KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen yöneticilerinin ve HDP Ankara il ve ilçe yöneticilerinin evlerine sabah saatlerinde yapılan polis baskınında çok sayıda kişiyi gözaltına aldı.
Gözaltılara tepki gösteren Dersim SES Şubesi basın açıklaması yaptı. Açıklamayı SES Dersim Şube Başkanı Nurşat Yeşil okudu. Açıklamada, OHAL uygulamaları ve hukuksuzluğun artarak devam ettiği belirtilen açıklamada, her gün gözaltıların olduğu vurgulandı.
Yerel seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte Ankara, Adana, Samsun, Diyabakır ve İstanbul’da yapılacak mitin öncesi iktidarın harekete geçtiği belirtilen açıklamada, SES, Tüm Bel-Sen, Haber-Sen ve çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü yöneticisi, üyesi ve avukat evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındığı kaydedildi.
“BASIN AÇIKLAMALARI ANAYASAL HAKKIMIZDIR”
İktidarın gözaltı ve tutuklamalar yöntemiyle muhalif kesimleri sindirmeyi hedeflediği belirtilen açıklamada, şunlar belirtildi:
“İktidarlarını sürdürmek ve faşizan politikalarına meşruiyet kazandırmak için demokratik eylem ve etkinliklere katılmamız yasa dışı faaliyetlermiş gibi sunuluyor. Toplantı ve gösteri hakkımızın kullanımı valiliklerin ya da idarecilerin insafına bağlı değildir. Valilerin keyfiliklerine uymak zorunda değiliz. Anayasaya aykırı yasaklara ve talimatlara uyma yükümlülüğümüz yoktur.
Basın açıklamalarına, mitinglere katılım, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındaki paylaşımlar ve benzeri demokratik eylem ve etkinlikler anayasa ile güvence altına alınmış temel hak ve özgürlükler kapsamındadır. Bu nedenle değil gözaltına alınmak, soruşturma açılması dahi anayasa ihlalidir.”
“BARIŞ TALEBİ SUÇ UNSURU GÖRÜLÜYOR”
Gözaltına alınanların 2016 yılında SES’in sağlık ve yaşam hakkını savunmak amacıyla Ankara Sakarya Caddesinde gerçekleştirilen ve barış talebinin ifade edildiği Beyaz Bayrak eylemine katıldıkları gerekçesiyle gözaltına alındıkları kaydedilen açıklamada, barış talebinin suç unsuru olarak görülmesinin kabul edilmez olduğunun altı çizildi.
Türkiye’de ve bölgede çatışmaların her gün biraz daha tırmandığı bir süreçte barış talebini dile getirmenin insani bir talep olduğu vurgulanan açıklamada, emekçilerin mücadeleye devam edecekleri belirtilerek, gözaltıların serbest bırakılması istendi.