Nüfusunun büyük bölümü Alevi olan Dersim, son yıllarda eğitimdeki başarısıyla ön plana çıkıyor. Sanayi ve tarımın gelişmediği il, eğitimdeki başarısına rağmen sürekli göç vermek zorunda kalıyor.
2016 yılında nüfusu 82 bin 193 olan Dersim’de 3 bin 800 kişi, Türkiye’nin çeşitli illerine ya da yurt dışına çıkış yaptığı biliniyor.
Dersim’de yaşanan beyin göçüne ilişkin Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Doç.Dr. Murat Cem Demir, değerlendirmede bulundu.
Doç.Dr. Murat Cem Demir, “Tunceli il bu anlamda beyin göçü veren bir il yani kan kaybeden bir il olarak kendini gösteriyor. Beyin göçü bir çok gerekçeyle karşımıza çıkabilir ama öncelikle Tunceli’nin demografik yapısına bakmamız gerekiyor. Tunceli’nin 2016 yılında mevcut nüfusu 82 bin 193 civarındadır. Bu 82 bin 193 kişi geçen yıla göre yüzde 4 buçuk göç kaybediyor. Yani 3 bin 800 kişi bu kenti terk etmiş. Şimdi bende TÜİK verilerine baktığımda benzer sonuçları görüyorum. Yaklaşık olarak eğitimli 2 bin 400 kişi, bu 3 bin 800 kişinin içinde bu kenti terk etmiş olarak bulunuyor. Yani 3 bin 800 kişinin 2 bin 400’ü lisans, ön lisans,doktora mezunu gençlerimiz, bizim eğitimli mezunlarımız. Beyin göçü bir kentin katalizörüdür. O kentin sanayisinde, kültürel ve sosyal yapısında gelişme için en gerekli nüfus, nitelikli insan gücüdür. Nitelikli insan gücünün kaybedilmesi bir sıkıntıdır. Bu sıkıntının altında yatan nedenlerde basit bir sosyolojik gerçekliği görebilirsiniz.İstihdam olanakların kısıtlılığını görebilirisiniz, kültürel yaşantının bazı etkinliklerinin kısıtlı olmasını görebilirsiniz. Çükü bizim Tunceli’nin nüfusunun kültürel sermayesi yüksek. Bu kesimin bir kentten beklentileri daha fazladır”dedi.
Dersim’in yıllardan beri göç verdiğini belirten Dersim Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Yusuf Cengiz ise şunları ifade etti: “Bu insanlar neden gidiyorlar, bu insanlar burada ekonomik olarak sıkıntı yaşıyorlar. Gereken şeyleri bulamıyorlar. Bölgede çatışma ortamı var, çatışmalardan dolayı burada yaşam şartları yok. Bu yüzden hem ekonomik boyutuyla hem siyasal boyutuyla göç yaşanıyor. Nasıl köylü buradan gidiyorsa, nasıl çiftçi buradan gidiyorsa, akademisyenler de burada bir karşılık bulamayınca onlarda gidiyor. Örneğin organize sanayi olsa ve hükümet cazibeli kılsa burayı, akademisyenlerde gelir ve burada kendine hayat bulabilir”diye konuştu.
