Sanat Sokağında bir araya gelen yüzlerce kişi pankart açarak Seyit Rıza Parkına doğru yürüyüşe geçti.Grup adına bir açıklama yapan İHD Dersim Şube Başkanı Gürbüz Solmaz,
“7 Haziran Seçimlerini sindiremeyen AKP-Erdoğan Hükümeti, o günden bu yana ülkeyi savaş alanına dönüştürdü. Ülke, AKP-Erdoğan Yönetimiyle demokratik hak ve özgürlüklerin kırıntılarının dahi yok edildiği, iç savaşın, toplu katliamların,OHAL dönemini aşan hukuksuz ,antidemokratik uygulamaların,ablukaların,sivil halka dönük saldırıların ,seçilmiş milletvekillerinin parlemonto dışına atılarak halkın iradesinin yok sayılmak istendiği,baskı,soruşturma,tutuklama ve gözaltılarla insanların sindirilmek istendiği,hukukun fiilen yok sayıldığı ,faşizmin sarmalında karanlık bir döneme doğru sürükleniyor.”dedi.
Konuşmasında Askere Dokunulmazlık yasasına değinen Solmaz, “Son olarak meclis gündemine taşınan Askere Dokunulmazlık yasasını Hurşit Külter’den 15 günü aşkın süredir haber alınamaması ve akıbeti hakkında bilgi alınamaması birlikte değerlendirildiğinde bu düzenlemenin neden yapıldığını tahmin etmek zor olmasa gerek.Bu tür düzenleme ile gözaltında kayıp vakalarının tıpkı 1990larda olduğu gibi faili meçhullerin önünü açacağı açıktır.Muhalif her ses baskı, tutuklama ve bombalar ile kesilmeye çalışılıyor. Muhalif medya susturulmak istenirken, barış diyen akademisyenlere soruşturmalar açılıyor. Yaşam Hakkı ortadan kaldırılırken başta düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkı keyfi uygulamalar ile engelleniyor. En temel hakkımız olan basın açıklamalarımıza soruşturmalar açılıyor. Bütün alanlar halka ve emekçilere yasaklanıyor.”diye konuştu.
Kürt sorununu savaş ve şiddetle çözme politikası ile halkların düşman ilan edildiğini ifade eden Solmaz, “Ülke her gün ölüm haberlerine uyanıyor. Kürdistan’da süren yıkma, yok etme, ezme politikaları, operasyonlar ve sokağa çıkma yasağı ile halklar sindirilmek, “tek adam tek parti” diktatörlüğüne boyun eğdirilmek isteniyor. Batıdaki halkın barış, özgürlük ve demokrasi talepleri ise ya bombalar ile karşılık buluyor, ya da cenazeler, bayrak, millet ve kan istismarcılığı kıskacında boğulmak isteniyor.
Kadınların evlere kapatılması, seslerinin kesilmesi isteniyor. “anneliği reddeden kadın yarımdır” diyen Erdoğan, muhafazakar toplumuna yakışır kadın modelleri yaratmak istiyor. AKP’nin kadın politikalarına ve Işidvari zihniyetlere karşı direnen kadınlar ise AKP gözünde düşman ilan ediliyor, katlediliyor.”şeklinde konuştu.
Dersim’de son dönemlerde yaşanan tutuklamalara dikkat çeken Solmaz,“Gün geçmiyor ki demokratik siyaset yapanlar keyfi şekilde tutuklanmasın, gözaltına alınmasın. Dersim’de son bir ayda onlarca siyasetçi,öğrenci,sendikacı gözaltına alındı. Bazıları tutuklandı.
İşçi ve emekçilerin iş güvencesi yok edilmek isteniyor. İşçi ve emekçilere yönelik saldırılar, hak kayıpları savaşın sesi altında boğularak mecliste yasallaştırılmaya çalışılıyor.Yeni işçi katliamlarının önünü açacak tasarılar tek tek ellerin kalkması ile meclisten geçiyor., “kiralık işçilik” adı altında kölece çalışma koşulları meşrulaştırılıyor. Sesini çıkaran, hakkını arayan işçi ve emekçilerin en basit demokratik eylemleri bile baskıya, jopa, gaza boğuluyor. Emekçiler açılan soruşturmalar ile sindirilmek, birer kapı kulu askerine dönüştürülmek isteniyor. Sömürü her geçen gün derinleştiriliyor.
Savaş politikaları doğrultusunda doğamız, inancımız kültürümüz de yok edilmek isteniyor. Her gün dağlarımız bombalanıyor, ormanlarımız yakılıyor, Munzur suyu üzerine kurulan, kurulması planlanan barajlar.maden aramacılığı ve yasak bölge uygulamaları ile coğrafyamız sular altında bırakılmak ve insansızlaştırılmak isteniyor. Öte yandan savaş politikalarında ısrar tarım, hayvancılık ,arıcılık ve il ekonomisini bitirme noktasına kadar getirdi. Halkımız yasak bölge uygulamaları yüzünden yaylalara gidememekte, hayvancılık yapamamaktadır.Bizler ; Bütün Dersim dostlarını savaşa, savaş konseptiyle yaratılmaya çalışılan insansızlaştıma politikalarına, yasaklara ve yalnızlaştırmaya karşı inatla Dersim’e sahip çıkmaya çağırıyoruz.”dedi.