2022-2023 eğitim yılının başlamasının üzerinden 1 aydan fazla zaman geçti. Bu dönem, birçok yerde olduğu gibi Dersim’de de sıkıntılı başladı. 12 Eylül’de, ilk ve ortaokul ile liseler, 3 Ekim’de de Munzur Üniversitesi, eğitim öğretim yılına başladı. Hem üniversitelerde hem de üniversite öncesi okullarda çeşitli sorunlar devam ediyor. Dersim’de eğitimin sorunlarını Eğitim Sen Şube Başkanı Hüseyin Kasun ile konuştuk. Kasun, kentte “Bu ülkede bir gelecek göremiyoruz” diyenlerin sayısının arttığına dikkat çekerek “Koşullar, insanlarda ülkede kalmama duygusunu tetikliyor” dedi.
"ÖĞRETMENLER DE ÖĞRENCİLER DE YURT DIŞI HAYALLERİ KURUYOR"
Ekonomik krizin hem öğrencileri hem de öğretmenleri ciddi şekilde etkilediğini belirten Kasun, öğrencilerin de öğretmenlerin de yurt dışı hayalleri kurduğunu söyledi. Kasun “Birçok eğitim emekçisi yurt dışına gitmek istiyor. Üniversitede hocalar dahi bırakıp gidiyor. Öğretmenler içerisinde de işi bırakıp giden sayısı hiç de az değil. Bunun en önemli sebebi ekonomi. Ayrıca politik nedenlerden kaynaklı. ‘Bu ülkede bir gelecek göremiyoruz’ diyenlerin sayısı artıyor” diye konuştu.
"ÖĞRENCİLER MAĞDURİYET YAŞIYOR"
“Üniversite, yüzde 97 civarında doluluk oranı açıkladı. Ancak üniversitenin açılmasının üzerinden yaklaşık 2 hafta geçmesine rağmen hâlâ yeni yapılan binalara taşınma işlemleri devam ediyor” diyen Kasun “Bu durum da eğitim öğretimin aksamasına neden oluyor. Üniversite için ulaşım en önemli sorunlardan, bir diğeri. Belediye otobüsleri yetersiz, minibüs ücretleri yüksek. Öğrenciler bunun mağduriyetini yaşıyor. Belediye otobüsüne binemeyen bir öğrenci günlük 12 lira ücret ödüyor. Bu hiç de küçümsenecek bir meblağ değil. İşte bu ve bunun gibi çokça sorun öğrencilerde de bir bıkkınlık yaratıyor” ifadelerini kullandı.
"KAYNAKLAR BİLİMSEL EĞİTİM İÇİN HARCANMALI"
Kasun, zorunlu din derslerinin devam ediyor olmasını da “Tek dinli yapıyı pekiştirme konusundaki ısrar sürmektedir” diye yorumlayarak Türkiye’nin, taraf olduğu Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne aykırı hareket ettiğini söyledi. Kent özelinde de bu durumun Alevi çocukları üzerinden sürdürüldüğüne dikkat çeken Kasun “Alevi öğrencilere zorunlu din dersi dayatmaları din hürriyetine aykırılık teşkil etmektedir” dedi. Kentteki imam hatip ortaokuluna giden öğrenci sayılarına dair veriler sunan Kasun “5. sınıfta 2 öğrenci, 6. sınıfta 2 öğrenci, 7. sınıfta 5 öğrenci ve 8. sınıfta 5 öğrenci var yalnızca. Diğer ortaokullarda sayının çok daha kalabalık olduğu gerçekliği de ortada duruyor. İmam hatip ortaokulundaki öğrenci sayısı kentin ne isteyip ne istemediğini çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Yetkililer de bu sese kulak verip kaynakları, öğrencilerin daha bilimsel bir eğitim alması yönünde harcamalıdır” dedi.
"GÜÇLENDİRME İÇİN OKULLARIN AÇILIŞINI BEKLEDİLER!"
Dersim’de 2 yıldır okulların depreme karşı güçlendirilmesi çalışmalarının sürdüğünü hatırlatan Kasun “Plansız yürütülen bu çalışmalardan kaynaklı eğitim öğretime başlanmışken halen okulu ve sınıfının yeri netleştirilmemiş öğrencilerin var olduğu bilinmektedir. Bu sayı belki çok değil ama sürecin bu kadar uzaması kabul edilemez! Elbette ki güçlendirme çalışmaları önemli ve yapılmalıdır da ancak plansız bir şekilde ağır aksak okulların açılacağı tarihleri beklemek Milli Eğitim Bakanlığının basiretsizliğinden başka bir şey değildir” dedi.
"ANADİLİNDE EĞİTİM HAKKI ENGELLENİYOR"
Anadilinde eğitim hakkının da engellendiğini söyleyen Kasun “Anadilde eğitim hakkı seçmeli derslere indirgeniyor. İktidarın bu yöndeki samimiyeti Kurmanci ve Kırmancki öğretmen atamalarında ortaya çıkmakta. Her yıl yapılan öğretmen atamalarında bu iki branş birkaç kadro ile geçiştirilmekte, asimilasyon bilinçli bir şekilde sürdürülmektedir. Dersim’de öğrencilerin seçtiği Zazaki seçmeli dersine öğretmen yokluğundan ya başka branştan öğretmenler görevlendirilmekte ya da sertifikası olan ücretli öğretmenler görevlendirilmektedir” diye konuştu.
HABER: ORHAN KURUL