Dersim, Ovacık Sultan Baba Köy Dernekleri, Ankara Dersimliler Derneği ve Dersim 37-38 Ortak Bellek Platformu köye dönüşlerle ilgili taleplerini içeren 5 bin imzalı dilekçeyi Meclis Dilekçe Komisyonuna verdi. Heyetin Meclis'te düzenlediği basın açıklamasına katılan HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak da, çözüm sürecinin en önemli ayağının köye dönüşlerin koşullarını sağlamak olduğunu ifade etti.
1994 YILININ EKİM AYINDA...
Heyet adına açıklama yapan Emirali Yıldız, "Bizler Tunceli ili, Ovacık ilçesine bağlı Aşağı Torunoba, Dumantepe, Çayüstü, Ağaçpınar, Balveren, Çambulak, Eğimli, Yalmanlar, Eskigedik, Çat, Işıkvuran ve Yakatarla köylüleriyiz. Köylerimiz bölgemizin en büyük meralarına sahipti ve bizler önemli ölçüde hayvansal üretime ve hayvan potansiyeline sahiptik. Köylerimiz 1994 yılının Ekim ayında yapılan askeri operasyonlarla birlikte güvenlik gerekçesi ile yakıldı ve bizler zorunlu göç etmek zorunda bırakıldık. 1994 yılından bu yana da askeri güvenlik bölgesi / yasak bölge olarak konumunu halen sürdürmektedir. 1938 yılında da bölgemiz boşaltılarak yasak mıntıka olarak ilan edilmişti" dedi.
Devlet tarafından, 'güvenlik' iddiasıyla zorunlu göçe maruz kalmalarına rağmen, yine devlet tarafından sahipsiz bırakıldıklarına dikkat çeken Yıldız, kendi imkânlarıyla metropollerde yaşam mücadelesini sürdürdüklerini belirterek, "Devletin en asli görevi, vatandaşlarının can ve mal güvenliğini sağlamakla birlikte vatandaşlarının yaşam hakkını, barınma hakkını, eğitim ve sağlık hakkını güvence altına almaktır" diye ekledi.
'KENDİ ÜLKEMİZDE MÜLTECİ GİBİ YAŞAMAK İSTEMİYORUZ'
"Üstelik insanlarımızın asırlardır yaşadıkları bu topraklarda bin bir emekle elde ettikleri mal varlıkları ile yarattığı bütün değerler, köy boşaltmalarından sonra tahrip edilerek yok edilmiştir. Ormanlarımızın yakılması, meyve ağaçlarımızın, özellikle asırlık ceviz ağaçların tüccarlar tarafından kesilip satılmasına göz yumulması ve ayrıca yayla ve meralarımızın bazı çevrelerin kazanç ve çıkar sağlama alanlarına dönüştürülmesi gibi örnekleri söylemek mümkündür.
Bizler, kendi ülkemizde artık mülteciler gibi yaşamak istemiyoruz. Kendi topraklarımızda üreterek, kültürel ve inançsal değerlerimizle yaşamak istiyoruz. Bunun için köylerimizin yeniden yerleşime açılması ve 20 yıl boyunca uğradığımız bütün maddi ve manevi kayıplarımızın, evrensel hukuk ilkeleri gereğince ödenmesini istiyoruz."
Açıklamada, 1994 yılının Ekim ayında köylerin terk edilmek zorunda bırakıldığını; 1994–2014 arası 20 yıllık süreçte malvarlığına ulaşamamaktan dolayı bağ, bahçe, tarla ve hayvanların gelirlerinden de mahrum kalındığı ifade edildi.
ACİLEN ÇÖZÜLMESİ GEREKEN SORUNLAR NELER?
20 yıldır süren mağduriyetlerinin giderilmesi ve sorunlarının çözümü için Meclis'in gerekenleri yapmasını talep eden Dersimliler, acil çözüm bekleyen sorunlarını şöyle açıkladı:
"Köylerine dönmek isteyen insanlarımıza, dönüş imkânlarının sağlanarak, özellikle konutların yapımında devletin ekonomik desteği sağlanmalıdır.
20 yıldan beridir uğradığımız bütün hak kayıplarımızın parasal karşılığı, evrensel hukuk ilkeleri gereğince bütün hak sahiplerine ödenmelidir.
Bölgede faaliyet gösteren maden firmalarının çalışmaları denetlenmeli ve ruhsatsız çalışmalara izin verilmemelidir.
Göçer sürü sahiplerine kiralanan mera ve yaylaların kira bedelleri, yine bölgenin ortak ihtiyaçlarında kullanılmak üzere; bölge halkının oluşturacağı ihtiyaç fonuna verilmelidir.
Bu bölge köylerine ulaşımı sağlayan karayolları geciktirilmeden hizmete sokulmalıdır.
Bölgedeki köylere elektrik verilmeli, tahrip olan su şebekeleri ve çeşmeleri yapılmalıdır."
IRMAK: SÜRECİN EN ÖNEMLİ AYAĞI...
HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak da, devletin köylülere geri dönüşün koşullarını hazırlaması gerektiğini belirtti.
Çözüm sürecinin en önemli ayaklarından birinin köye dönüşlerin sağlanması olduğuna değinen Irmak, "Bu tartışılır, konuşulur, savaştan kaynaklı yaşanan mağduriyetlerin giderilmesine ilişkin tazminatlar görüşülür. Burada biz maddi tazminattan da söz ediyoruz. Köyler boşaltıldı, evler yıkıldı, hayvanlar telef edildi ve insanlar yoksulluklarıyla büyük şehirlere göç etmek zorunda kaldı. Şimdi bunun için devletin köylülere geri dönüşün koşullarını hazırlaması gerekiyor. Evlerinin yapılması, tarlalarının iade edilmesi, yasak bölge ilan edilen bölgelerin yasak bölge olmaktan çıkarılması, bu konuda köye dönüş için teşviklerin yapılması şart" şeklinde konuştu.