Dünya’da savaşlar başta olmak üzere sosyo-ekonomik ve siyasal nedenler milyonlarca insanı farklı ülkelere göç etmek zorunda bırakıyor.
Suriye’de yaşanan iç savaşın ardından gündeme gelen göç dalgası başka ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de artış göstermeye başladı.
Nüfusunun büyük bölümünün Alevi olduğu Dersim’de son dört yıl içinde binlerce gencin Avrupa’ya göç etmesi ilin nüfusunda önemli oranda azalttığı belirtiliyor.
Bir önceki yıla göre 3 bin 538 azalan Dersim nüfusu 2020 yılı verilerine göre 84 bin 801 kişi oldu. Doğum ve evlilik oranlarında da ciddi düşüş kaydedilen kentte, özellikle genç kesimin yaşadıkları ili terk etmek istedikleri görüldü.
Son yıllarda yaşanan siyasal ve ekonomik nedenleri gerekçe gösteren vatandaşlar, geleceklerinden endişe duyduklarından bu nedenle de başka ülkelere gitme kararı almaya mecbur kaldıklarını söylüyor.
Vatandaşlardan Sinan Baytekin, “Son 3-4 yıldan beri burada yaşayan insanlarımız sürekli Avrupa’ya gidiyor. Bunların büyük bölümünü gençler oluşturuyor. Göç eden insanlarımızın gidiş nedeni ekonomik ve siyasidir. Büyük bölümü siyasi davalardan ötürü gidiyor, çünkü cezaevine girmek istemiyorlar. Geriye kalanlar da korkuyor. Bunun yanında ekonomi ve ildeki yoğun güvenlik önlemleri, kimlik sorgulama insanları Avrupa’ya göç etmeye itiyor ”dedi.
Devlet baskısından dolayı gençlerin farklı kaçış arayışları içerisine girdiklerini söyleyen Bülent Yüksel ise , “Buranın insanları neden göç ediyor, burada sosyal aktivite yok, devlet baskıcı, buranın insanları biraz daha farklı düşünüyor. İnsanlar sinemaya gidemiyor ve gezemiyor. Bu yüzden gençler burada yaşamak istemiyor. Normalde burası sosyal bir yer ve insanların ekonomik durumu iyi ama insanlar kalmak istemiyor” şeklinde konuştu.
Özgürlüklerinin kısıtlandığını savunan Berfin Karaağaç da, “Burada sosyal aktiviteler çok kısıtlı, bir yaptığını bir daha yapmak istemiyorsun, sıkılıyorsun, bu insanı intihara kadar sürükleyebiliyor. Yine LGBT’liler de kendilerini bu şehirde ve Türkiye’de özgürce ifade edemiyorlar. Bu yüzden Avrupa’daki haklar LGBT için eşit olduğu için gitmek istiyorlar. Bu yüzden ben de gitmek istiyorum ”dedi.
Sinem Yıkılmaz adındaki vatandaş ise, “Öğrenciler olarak ülkede hiçbir şekilde siyaset olarak kendimizi ifade edemiyoruz burada. Dışarda ötekileştiriliyoruz, dışlanıyoruz. Ülkenin yönetimi çok kötü, yöneten çok kötü, eğitim sisteminden şikâyetçiyim, okul sistemi ve eğitim sistemi istediğimiz gibi değil. Yurt dışına gidip daha iyi bir eğitim almak istiyorum, daha iyi bir geleceğim olsun çünkü bu haliyle geleceğimin nasıl olacağını tahmin edemiyorum ”diye konuştu.
İşsizlik yüzünden Avrupa’ya gitmek istediğini belirten Bahtiyar Çelik, “Dersim’de şuan işsizlik yaşanması ve sosyal aktivite olmaması nedeniyle Avrupa’ya gitmek istiyorum. Çünkü Avrupa’da insanlara daha iyi gelecek sunuyor, yaşam standartları daha yüksek ve mutlular. Bir tarafımızda savaş var, bir tarafımızda geçim sıkıntısı var. Biz genciz, öyle zamanlar oluyor ki cebimizde para olmuyor. Bu yüzden Avrupa’ya gitmek istiyorum. Olanak ve şartları iyi olduğu için Avrupa’ya gitmek isterim ”ifadesini kullandı.
Suriye ve Dersim’de yaşanan göçlerle ile ilgili değerlendirmede bulunan Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Murat Cem Demir, Türkiye’deki siyasi iklimin değişmesinden kaynaklı Dersim’de göçlerin yaşandığını söyledi.
Demir konuşmasına şöyle devam etti:
“Suriye’deki göçler ile Dersim’deki göçlerin nedenleri farklıdır. Suriye’deki göçmenler mülteci göçü, mülteci göçlerin nedenleri daha farklı, kendi ülkelerinde yaşanan savaştan ötürü Türkiye’ye sığındılar. Ve Türkiye yaklaşık olarak Birleşmiş Milletler(BM) raporuna göre 5 milyon 700 bin kişiyi bünyesinde barındırıyor ve bunların bir kısmı da sınırlarımızı terk ederek başka ülkelere göç etmeye çalıştı.
Bu insanlar uluslararası anlaşmalarla hukuki olarak tanınmış insanlar. Yani göçmen statüsündeki insanlar. Tunceli’deki göçler ise özgür irade üzerine dayalı göçler ama özgür irade olmasına rağmen belli nedenler var. Biz buna kompleks nedenler diyoruz. Siyasi nedenler, ekonomik nedenler, sosyal nedenler, kültürel nedenler, tamamen siyasi çatışmanın sonucu oluşmuş bir göçmen kitlesi değildir Tunceli’deki göçler. Sonuçta göç bir mekân değiştirmedir. Gittikleri mekânların onlara sunduğu ekonomik alternatiflere bakarlar. Ekonomi dışında göç edenler ise daha çok siyasi ve kültürel nedenlerle göç ettiler. Son yıllarda Türkiye’de siyasi iklim Tunceli’de biraz daha baskın hissedilince bu insanlar bir şekilde tercih nedeniyle başka illere daha çok ülke dışına, ülke dışında da Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerini tercih ederek göç etme eğiliminde bulundular.
Burada daha çok demokratik ve siyasi anlamda daha rahat bir mekân sınırından kaynaklanıyordu. Burada daha çok mutlu olacağını düşünüyorlar. Çünkü Tunceli’de ciddi bir mutsuzluk var. Yaptığım mutluluk araştırmalarında düşük bir skora sahip bir il, bunun sebebi de şu, eğitim düzeyi yüksek, beklentileri yüksek ve hayattan almak istedikleri tadın daha lezzetli olmak isterler. Bu henüz Tunceli’nin erişebildiği bir seviye değil bu yüzden kendileri ve çocukları için daha iyi noktaları tercih ettiklerini düşünüyorum ”
Haber: Ali Haydar Gözlü