Munzur ve Mercan dağları arasında kurulu 1500 rakımlı Ovacık, el değmemiş doğasıyla dört mevsim farklı güzellikler sergiliyor.
Son yıllarda yeni gezi rotaları ve güzelliklerin keşfedildiği ilçede, her geçen yıl yaygınlaşan dağ ve yayla turizmi de yöre sakinlerine kazanç sağlıyor.
Yaklaşık 7 bin nüfusa sahip ilçe, kışın kayak faaliyetleriyle ilkbahar ve yaz aylarında ise kamp, rafting, bisiklet ve trekking tutkunlarını ağırlıyor.
Munzur Dağları'ndan gelen yer altı ve kar sularıyla beslenen Kırkmerdiven Şelaleleri de hava sıcaklığının artmasıyla şu sıralar çevre illerden ve ilçelerden çok sayıda ziyaretçinin gezi rotasında yer alıyor.
Manzarası ve yemyeşil doğasıyla dikkati çeken şelaleleri görmek isteyen misafirler, araçlarıyla ilçe merkezinden yola çıkarak Gözeler köyüne geliyor.
Yaban keçilerini görüyorlar
Burada gerekli hazırlıklarını yapan doğaseverler, daha sonra Munzur Dağları arasındaki derin vadide yürüyüşlerine başlıyor.
Patikalarda yürüyen ziyaretçiler, yolculukları esnasında endemik bitki türleri ve yaban keçilerini yerinde görme fırsatı yakalıyor.
Zorlu geçen 15 kilometrelik parkurun sonunda şelalelere ulaşan ziyaretçiler, birkaç saatlik mola verip yemyeşil doğada piknik yapıyor.
Bir süre sonra turlarına kaldıkları yerden devam eden ziyaretçiler, bölgedeki 4 şelaleyi ve çevresini gezerek şehirden uzakta rahat bir nefes alıyor.
"DOĞA GEZİLERİNE İLGİ ARTIYOR"
Tunceli Dağcılık Kulübü Başkanı Veysel Tüney, şelalelerin bulunduğu vadinin ismini yaylacıların yaptığı taş yoldan aldığını söyledi.
Vadideki şelalelerin her mevsim farklı güzelliğe büründüğünü belirten Tüney, kentte gün geçtikçe doğa gezilerine ilginin arttığını anlattı.
Yaklaşık 80 kişilik grupla şelalelere gezi düzenlediklerini ifade eden Tüney, "Geziye katılan kişiler uyumlu bir şekilde şelaleye ulaştılar. Bizler yılın her dönemi il merkezi ve çevre ilçelere geziler düzenliyoruz. Her hafta belirlediğimiz rota kapsamında yayla ve dağlara trekking gerçekleştiriyoruz." dedi.
Tüney, gezilerde doğaya çöp bırakılmaması ve bitkilerin koparılmaması için katılımcıları sürekli uyardıklarını ve çevre bilinci oluşturmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Doğaseverlerden Saniye İldeniz de Tunceli'nin ruhu dinlendiren bir doğaya sahip olduğunu, kıymetinin bilinmesi gerektiğini söyledi.
İldeniz, Kırkmerdiven Şelaleleri'nin doyumsuz manzaralar sunduğunu belirterek, "Rota boyunca çok sayıda bitkiyle karşılaştım. Bitki örtüsünün canlılığı, renk farklılığı ve kokularının verdiği o güzel enerji, adeta ruhumu tamir etti diyebilirim. Burada 4 farklı noktada şelale var ve hepsi birbirinden güzel. Buranın enerjisini hissetmek ve bedenini dinlendirmek isteyen herkesin Tunceli'yi gezmesi gerekiyor." diye konuştu.
Caner Aktan