Geçtiğimiz günlerde Dersim’de bir ilk yaşandı. Dersim Belediyesi ve Yayıncılar Kooperatifi işbirliğiyle 13 - 20 Temmuz 2022 tarihlerinde “Kitapla Yaşa, Kitapla Yaşat!” sloganıyla yeraltı çarşısının üstünde Munzur Kitap Günleri gerçekleştirildi. Öncesinde, festival dönemlerinde ve/vaya yaz aylarında Seyit Rıza parkında Dersimli yazarların, kimi kurumların açtığı standlardan sonra elbette böylesine geniş katılımlı bir fuar olması önemliydi. Önemliydi, çünkü Dersim gibi, ilçe merkezi 30 bin civarında nüfuslu küçük bir kentte kurumsal ve küçük ölçekli toplamda seksen dört yayınevinin biraya gelerek ürünlerini sergilemeleri Dersimliler için kitapla buluşma adına büyük bir fırsat oldu.
Sekiz gün süren Munzur Kitap Günleri’nde22 katılımcı ile 18 söyleşi gerçekleştirilmiş olması ayrı bir zenginlikti. Herbiri alanında uzman kişilerden oluşan panelistlere ilgi büyüktü. Ancak...
Ancak, elbette Munzur Kitap Günleri’nin gerek düzenlenme tarihi, ama daha önemlisi de ülkemizde uzun yıllardır yaşanan ve Kasım 2021 tarihinde gittikçe derinleşen, döviz kurunda yükselişe paralel, Türk Lirası’nın hızla değer kaybına uğramasının, işsizlik, sosyal ve siyasal belirsizliklerin vs. fuara da yansımasıydı. Kağıtta dışa bağımlı olan ülkemizde 2018 yılından beri artan maliyetler nedeniyle her geçen yıl kitap basım/yayının hızla düşmektedir. Bu bağlamda maliyetlerin kitap ücretlerine yansıması okurların alım gücünü de etkilemektedir. Krizin etkileri Munzur Kitap Günleri’ne de yansıdı.
Standları gezenlerin pek çoğu, fuara gelmiş olmak, yazarlarla tanışmak için oradaydı adeta. Kitapları eline alarak inceleyenlerin satın alamayacağı için mahçubiyetle yerine bırakmaları veya yanındakine dönüp “alabilir miyiz” bakışı atmaları gözlerden kaçmıyordu. Onların bu mahçubiyeti elbette stand görevlilerine de yansıyordu. Mümkün olsa tüm kitapları, o “mahçup okurlara” hediye etmek isterlerdi muhtemelen...Ama, elbette kimsenin böyle bir imkânı da beklentisi de olamazdı. Yine de içlerinde hediye kitaplar verenler vardı.
Peki, hiç satış olmadı mı?
Elbette oldu. Yayıncılar Kooperatifi’nin standlarında bulunan özellikle de popüler kitaplara ve çocuk kitaplarına yoğun ilgi vardı. Bunun yanında Dersim tarihi veya ‘38 Kırımı’nı konulu kitaplar da sıklıkla sorulanlar arasındaydı.
Kitap satın alırken tereddütsüz ve hatta bir kaç adet birden alanların büyük bir kısmı, diasporada veya metropollerde yaşayan Dersimliler olup yaz tatiline gelenlerdi elbette.
Diğer bir önemli detay ise Zazaca kitaplara gösterilen ilginin yoğunluğu idi. Türkçe ve Zazaca yayınların birlikte bulunduğu (Dersim, Fam, Sancı, Vate Yayınları ve bireysel yazarlar) standlarda ise ağırlıklı olarak Zazaca kitapların gördüğü ilgi oldu. Kaybolma tehdidi ile karşı karşıya olan dilimizin ilgi görmesi fuarın sevindirici yanıydı.
Ekonomik krizin gölgesinde geçen Munzur Kitap Günleri’nin yeterli ilgiyi görememesinin bir diğer nedeni de Dersim coğrafyası için yazın en sıcak olduğu günlere denk gelmesi oldu. Elbette bu tarihin seçilmiş olması; gurbetçilerin yoğun olarak bulunduğu bayram tatili ve 20. Munzur Doğa ve Kültür Festivali’nin zamanlarına yakın olmasıydı. Özcesi Dersim’de nüfusun en yoğun olduğu zamanda yapılmasının uygun görülmüştü.
Sonuç olarak, tüm olumsuzluklarına rağmen, Dersim’de ilk kez bir kitap fuarının düzenlenmiş olması önemli. Bir daha tekrarlanır mı bilinmez, biz yine de tekrarlanması umuduyla Dersim Belediyesi ve Yayıncılar Kooperatifi’ne Munzur’u kitapla buluşturduğu için teşekkür edelim! Kitapla kalın...
Şükran Lılek YILMAZ