• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 1 °C
  • Tunceli 10 °C

ELEKTRİK İDARESİNE HALKIN İSYANI

Fikri TAŞ

      Topluca geldiler. İçlerinde çoğu esnaftı. Sinirli bir halleri vardı. Anlaşılan bana anlatacakları vardı. ‘Hocam nedir bu yapılanlar. Bir kaç aydır. Elektrik görevlileri sık, sık ay dolmadan, hatta 15 günde, haftada bir ellerinde sayaçları kapımızı çalmaktadırlar. Duyduğumuza göre sayaçlara bakmak için görevlendikleri görevlilerine tesbit başına 1,TL Ödeme yaptıklarından daha çok para kazanmak isteyen tespit görevlileri tespit üstüne tespit yapıyorlarmış. Onun için ay dolmadan 10 günde, 15 günde, haftada bir fatura gelmektedir. Ödemeler biraz bir iki ay gecikince de bu sefer ellerinde makasları ile kesmeye gelmektedirler. Hiç mazeret kabul etmeden de elektriğimizi kesmektedirler. Elektriksiz iş yeri çalışamadığından resmen iş yerlerimizi kapatmaktadırlar.
      Bu hukuk devletlerinde yapılmayan şeylerdir. TEDAŞ özelleşmeden önce bu oldubittiler, Bu rahatsız edici keyfi uygulamalar yapılmazdı. İki ayda bir yapılacak ödemeler kimseyi sıkmazdı. Rahatsız etmezdi. Anlaşılan TEDAŞ’ı devletten satın alan firma devlete ödeyeceği parayı kısa sürede halktan alıp ödemeye çalışmaktadır. Bunların kısa sürede yaptıkları bizleri bunalttı. Devlet halkın yaşamında önemli payı olan elektriği bu şirketlere devrederken, halkı koruyucu şartları devir işlemine koymuş olmalıdır. Enerji Tabi Kaynaklar Bakanlığına başvurarak şikâyetçi olacağız.’ derken çok tepkililerdi. Onları sakinleştirmek için onlara hak verdiğimi, şikâyetlerine benimde katıldığımı ifade ettim. Sokaklarda ellerinde sayaçlarla gezen TEDAŞ görevlilerini bende sık, sık görüyordum. Ay dolmadan geldiklerini, kapılarını çaldıklarını bütün Şehir Halkı söylüyordu. Üstelik iddia ediyorlardı. Halkı bilgilendirmeden gizli, gizli zam yaptıklarından Faturaların beklenenin üstünde geldiğini, farklılığını söylüyorlardı.
     Sosyal Devlet, insan odaklı devlettir. Halkına refah götüren devlettir. Sosyal Devlet fabrikalarını, enerji kaynaklarını, bütün malını mülkünü özel sektöre satarak halkına refah getiremez. Aksine, yoksulluğu, işsizliği, artırdığı gibi, devlet içinde, özel sektör devletlerini yaratır. İşçi hakları rafa kaldırılır. Ekonomiye, hukuk kurallarına bağlı devlet yönetiminin yerine keyfine, çıkarına göre yönetimler egemen olur. Ekonomide, egemenlik kuran özel sektör. Her alanda egemenlik kurmaya kalkar.
    Sanayide kalkınmış uygar ülkeler seviyesinde olmayan, ülkelerde özelleştirme, o ülkelerin ekonomisine yarar sağlamadığı gibi, kalkınmayı da engeller. Sanayide kalkınmamış bir yapı içinde, üretimden çok karı ön planda tutan bir özel sektör, sosyal devletin, refahın bütün toplumun katmanlarına yayılmasını engeller. İstihdamın önünde engel olarak, işsizliği artırır.
   Özeleştirme sonucunda, kapı önüne bırakılan, havuzlarda bekletilen, binlerce çalışan, adeta işsizleştirilir Pasifize edilir.
   Elektrik İdaresi, özelleştirilen önemli kurumlardan biridir. Halkın yaşamında önemli yeri olan bir kurumdur. Devlet kurumları içersinde zarar etmeyen, Kar eden, işsizliğin had safhada olduğu ülkemizde büyük bir istihdam sağlayan önemli kurumlarımızdan biriydi.
  Özelleşen, özel sektörün eline geçen, yeni elektrik idaresi, zaman geçirmeden farklılığını gösterdi. Geciken elektrik faturalarının ödemeleri için iş yerlerinin evlerin elektriklerini hemen keserek onları karanlığa mahkûm etti. İşyerlerinin işlerini durdurarak, esnafın işlerine ticaretine zarar verdiler. Evlerinde lambalar yanmayan çocukları korkuttular. Hiç bir hukukun kabul etmediği, keyfilik, oldubitti yaptılar. İki ayda bir ödenen faturaları aylık yaparak, evleri iş yerlerini karanlığa boğmak, çocukları ağlatmak için gerekçe yaptılar. Vatandaşın haklarını değil, ceplerini en kısa zamanda doldurmanın hesabı içinde, oldular. Devletten satın aldıkları kurumların, karşılığında devlete ödeyecekleri bedeli vatandaştan tan çıkarmanın çabasına girdiler. Bir hukuk devletinde yaşanmayanları vatandaşlarına yaşatmaya başladılar.
   Kurumda yıllarca çalışmış, uzmanlaşmış personele, ‘bizim yasalarımız’ deyip kapıyı gösterdiler.
   Elektriği kesilen esnaf, gelmiş, ‘İşimi ticaretimi engellediler. Bizi karanlığa gömdüler. Alacaklarını geçte ödesek, sonuçta ödeyeceğiz. Elimizde olsa zaten ödeyeceğiz. Olmadığında zaman, zaman bir iki ay gecikiyor. Devletin elinde iken, iki ayda bir fatura gelirdi. İki ay sonrası bir iki gün gecikse de devlet bunlar gibi hemen elektriklerimizi kesmezdi. Bunlar aylık yaptılar. İki fatura ödenmediğinde,  elektriğimizi kesip dünyamızı karartıyorlar. Bu adil değil. Bu dayatmadır. Bu keyfiliktir.’ diyorlardı.
    Evlerinin elektriği kesilen bir anne bebeğini yağışlı havada almış sokaklarda gezdirerek zaman doldurmaya çalışmış. Karanlık çökmeye yakın, mum alarak evinin yolunu tutarken çaresizmiş Çocuğunu sokaklarda gezdirmekten yorgun düşmüş. Evlerinin elektriğinin kesildiğini utancından kimseye söyleyemeyen anne, önüne bakarak yürüyormuş.
   Halkın elektrik idaresine tepkisi büyüktü.
   


Fikri TAŞ


         

Bu yazı toplam 1701 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim