Sanat Sokağında bir araya gelen yüzlerce kişi pankart açarak Yer altı Çarşısına kadar yürüdü. Dersim Emek Platformu adına açıklama yapan Özkan Uç, siyasi parti temsilcilerine yönelik saldırıların seçim sürecinin sağlıklı devam etmesinde ciddi kaygıların oluşturduğunu söyledi.
7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak genel seçim sürecinde Türkiye’de kaygı uyandıracak gelişmeler ve olayların devam ettiğine dikkat çeken Uç,
“Seçim için başlayan propaganda sürecinde siyasi partilerin seçim bürolarına, seçim arabalarına ve özellikle de seçim propagandası yürüten siyasi parti temsilcilerine yönelik saldırılar seçim sürecinin sağlıklı devam etmesinde ciddi kaygıların toplumda oluşmasına neden olmuştur. Özellikle bu saldırıların büyük kısmının HDP ‘ye yönelik gerçekleşmesi kaygı verici niteliktedir.İHD’nin yaptığı saldırılarla ilgili açıklama da seçim bürolarına yaklaşık 126 saldırı yapıldığını bunun da 114 tanesinin HDP’ye yapıldığını belirtmişlerdir. Seçim bürolarına yapılan saldırılara karşı hükümetin sessiz kalması hatta iktidar partisi ve cumhurbaşkanı tarafında kullanılan kışkırtıcı ve provoke edici siyaset dili bu saldırganları daha da cesaretlendirmiştir.”dedi.
Adana ve Mersin’de HDP il binalarına eş zamanlı yapılan bombalı saldırılar gerçekleştiğine dikkat çeken Uç,
“ Doğrudan bir katliamı hedefleyen eş zamanlı bu saldırılar da sevindiğimiz nokta can kaybının olmamasıdır. Yaralı olan partililere geçmiş olsun diyoruz. Seçim sürecini provoke eden gelişmeler ve olaylarla seçimi kendi lehine dönüştürme siyasetinin toplumda karşılık bulamayacağının bilinmesini istiyoruz.”şeklinde konuştu.
Basın açıklamasında Renault otomotiv fabrikasındaki emekçilerin hak gasplarına yönelik saldırılara ilişkinde açıklama yapan Uç, “Reno firmasında çalışan emekçilerinin haklarının, üyeleri oldukları Türk Metal İş Sendikası yönetiminin eliyle gasp edilmesine karşı ortaya konulan direniş diğer oto sektörlerindeki emekçilerinin de destek eylemlikleri ile büyük bir direnişe dönüşmüş ,iş verene ve yandaş sendikaya büyük bir ders vermiştir.İş veren ve hükümet yanlısı Metal İş yönetiminin emekçilerin direnişlerini kırmak için gösterdiği çaba tersinden bir rüzgar estirerek emekçilerin birleşik mücadele ruhunu yaratmıştır.Emekçileri bölerek direnişi kıracağını hesaplayanlara karşı farklı firmalardaki emekçiler de Bursa’da ki emekçi arkadaşlarına destek olmak için grevlere gitmişlerdir.İnsanca bir yaşam,ücret ve sosyal hakların geliştirilmesinde başka bir talepleri olmayan otomotiv sektöründeki bu direnişi anlamak ve taleplerini karşılamak yerine her zaman ki gibi direnişin altında marjinal gruplar arama,yasadışı ilan etme ya da hükümet temsilcilerinin eylemin zamanını manidar bulmaları anlayışı ile emekçileri suçlamaya başlamaları kabul edilir gibi değildir.
Biz KESK’e bağlı sendikalar olarak otomotiv sektöründeki emekçi arkadaşlarımızın kararlı ve onurlu mücadelelerini selamladığımızı belirtmek istiyoruz.Hak alma mücadelesinde emek mücadelesine yeni bir direniş ruhu ve morali kattıklarını belirtmek istiyoruz.Hükümet ve sermaye yanlısı sendikal anlayışların artık kabul edilmeyeceğinin ip uçlarını verdiğini belirtmek istiyoruz.Bu direnişi yaratan emekçi sınıfının haklarını alacaklarına inanıyoruz.İşverenlerin,hükümetin emekçilerin taleplerine doğru bir yaklaşarak cevap olmalarını bekliyoruz.”diye konuştu. Basın açıklamasının ardından grup, olaysız bir şekilde dağıldı.