Platform adına açıklamayı yapan İHD Dersim Şube Başkanı Gürbüz Solmaz ,barışın egemen olduğu bir dünyada yaşamak istediklerini söyledi.
Solmaz, “1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle barışın egemen olduğu bir dünyada yaşamak istediğimizi bir kez daha belirtmek istiyoruz. Barış hakkı bir insan hakkıdır. Dayanışma haklarındandır. 1939 da Nazi Alman ordularının Polonya’ya saldırarak; dünyanın gelmiş geçmiş en kanlı, en yıkıcı savaşı başlattığı gününün yıldönümü. Milyonlarca insanın ölmesine ve sakat kalmasına neden olan bu emperyalist savaşın sonrası, faşizm Avrupa’da yenildikten sonra 1 Eylül Dünya Barış Günü olarak ilan edilmiştir”dedi.
“TÜRKİYE’NİN BİR BARIŞ SORUNU VARDIR”
Açıklamasında son dönemde yaşanan krizlere değinen Solmaz, “Bugün giderek derinleşme eğilimi gösteren finans krizi de, Papaz Bronson üzerinden gerilen ABD Türkiye ilişkileri ekseninde, emekçilere yönelik yoğun bir ajitasyon eşliğinde dış düşmanların ülkemize açtığı bir ekonomik savaş olarak lanse ediliyor. Her zaman olduğu gibi, krizi de bir lütfa çevirmeye çalışan siyasi iktidar, emekçilerin yaşam standardının düşürülmesi, kazanılmış haklarının tasfiyesi, işsizlik ve yoksulluğun derinleşmesi anlamına gelecek krizin bütün yükünü halkın omuzlarına yüklemeye hazırlanıyor. Bu kriz dışarıdan ülkeye açılmış bir savaş değil, doğrudan doğruya siyasi iktidar tarafından temsil edilen tekellerin emeğin haklarına karşı açtığı bir savaşın gerekçesi haline getirilmektedir. Türkiye, Kürt sorunu gibi temel sorunlarını dünyanın bir çok ülkesinde görüldüğü gibi diyalog ve müzakereye dayalı çatışma çözüm yöntemleri kullanarak çözememiş bir ülkedir. Bu nedenle silahlı çatışmalar ülke içi ve ülke dışında devam etmektedir ”diye konuştu.
Kürt sorunun bir an evvel çözülmesi gerektiğine dikkat çeken Solmaz, “Kalıcı barış için çatışma nedenleri ortadan kaldırılmalıdır. Bunun için ilk yapılması gereken çatışmaların durması, sona erdirilmesi, diyalog yollarının açık tutulması, insan hakları ve demokrasi eksenli çözüm arayışlarına imkân sağlanmasıdır. Ülkenin İşçileri ve emekçileri ancak bölge halklarına acıdan başka bir şey vermeyen paylaşım savaşlarına karşı barış içinde bir arada yaşama talebiyle, baskı zulüm ve zorbalığa karşı da halk demokrasisi için mücadele ederek kazanacaklardır. Ortadoğu’da emperyalist ve işbirlikçi güçlerin saldırgan politikaları ancak bölge halklarının eşit ve özgür olarak bir arada yaşayacağı bir düzen mücadelesiyle durdurulabilir. 1 Eylül Dünya Barış günü bölgede barış ülkede demokrasi için dayanışma ve birliğimizi gösterdiğimiz gün olsun.”dedi.