• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • İstanbul 3 °C
  • Ankara 0 °C
  • Tunceli 9 °C

Engin Eroğlu olayı ile ilgili yeni gelişme!

Engin Eroğlu olayı ile ilgili yeni gelişme!
Ovacık ilçesinde 15 Haziran 2019’da kaybolan ve 19 gün sonra Munzur Nehri’nde cansız bedeni bulunan Engin Eroğlu olayı ile ilgili otobüs şoförü Erdal Samoğlu ile ikinci şoför olan Mesut İçyer, sanık olarak yargılanacak.

Dersim Barosu’nda konuya ilişkin Engin Eroğlu’nun ağabeyi ve yakınları ile basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, Tunceli 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davada, otobüs şoförü Erdal Samoğlu ile ikinci şoför olan Mesut İçyer’in sanık olarak yargılanacakları ve dava süresince tutuklu yargılanmaları gerektiği belirtildi. Bu talebin mahkemeye de iletildiği aktarıldı.
Dersim Barosu Başkanı Avukat Kenan Çetin, yaptığı açıklamada Engin Eroğlu dosyasının2. Ağır  ceza mahkemesinde da görüleceğini söyledi. Müşteki olarak Eroğlu’nun ailesi yer aldığını belirten Çetin, “Erdal Samoğlu, Mesut İçyer de şüpheli olarak yer alıyor. Kamuoyunda şoförle ilgileniliyor ama Mesut İçyer’de kasten öldürmeye imali davranış işlenerek yargılanan TCK’nın 83’e 2 ve 83’e 3 maddesiyle birlikte şüpheli görünmekten dava açılmış bulunmaktadır” dedi. 
Anayasanın 19’uncu ve ceza mahkemesinin 100’üncü maddesi gereğince sanıkların tutuklanması gerektiğini söyleyen Avukat Barış Yıldırım ise, tutuklama talebini yenilediklerini dile getirdi. Tutuklamanın nedenini anlatan Yıldırım şöyle konuştu: “Türk ceza kanunun 83’üncü maddesinde düzenlenen ihmal suretiyle kasten insan öldürme suçunun kanunda belirlenen alt sınırın ve üst sınırı ceza itibariyle kaçma şüphesini artıra bilecek mahiyette. Bu sebeple sanıkların yargılama aşamasında tutuklu yargılanmaları gerekiyor. Suçun işlendiği hususunda kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren iddianamede açıkça gösterilmiştir. Delilerin yok edilmesi mevcut. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi 2’nci ve anayasamızın 17’nci maddesinde düzenlenen ve güvence altına alınan yaşam hakkının etkin bir şekilde koruna bilmesi içinde soruşturmanın, usulün de yürütülmesi gerektiğini inancındayız. Zira örneğin İnsan Hakları Mahkemesi yaşam hakkı ihlallerine sebebiyet verenlerin yargılandıkları dosyada soruşturmanın ve kovuşturmanın etkin bir şekilde yürütülmemesini, yaşam hakkının ihlali olarak değerlendirmektedir” şeklinde konuştu.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim