Halk Sağlığı Müdürlüğü, vatandaşları “Bahar Nezlesine” karşı uyardı. Bahar mevsimi ile birlikte hapşırıkların artış gösterildiğinin belirtildiği yazılı açıklamada şunlara dikkat çekildi: “Kış mevsiminin ardından baharın gelmesiyle birlikte hava ısınmaya, doğa canlanmaya başlıyor. Ağaçlar çiçekleniyor, çimenler yemyeşil oluyor, çiçekler açıyor, kuşlar ötüyor dışarıda bulunmak içerde bulunmaktan çok daha eğlenceli oluyor. Bazı insanlar mevsim değişikliğinin farkına varamıyorlar. Bazılarında ise baharla birlikte hapşırık, burun – göz akıntıları v.s. yani bahar alerjisi şikayetleri başlıyor. Bahar alerjisi, bahar aylarında ortaya çıkan kronik nezle hali olarak tanımlanıyor.Daha geniş bir ifade ile, bahar aylarında çimen, çiçek, ot ve çiçek açan ağaçların polenleri atmosfere yayılmaya başlarlar.Özellikle rüzgarlı havalarda polenler havaya daha çok yayıldığı için şikayetler daha da artar.Sürekli nükseden grip ve nezle hali polenlerin ortaya çıkması ile birlikte bahar aylarında tekrarlar.Tıp dilinde ' alerjik rinit ' adı verilen bu hastalık halk arasında saman nezlesi,bahar nezlesi,alerjik nezle veya üst solunum yolu nezlesi olarak bilinir.Göz yaşarması,hapşırma şeklinde kendini gösteren alerji ağır olduğu durumlarda baş ağrısı ve ağrılı burun iltihaplarına neden olabilir.”
Bahar nezlesinin çoğunluğunun kalıtsal nedenlere bağlı olduğunun belirtildiği açıklama şöyle devam etti: “Genellikle ömür boyu devam eden fakat ilerleyen yaşlarda şiddetini azaltan bir durumdur.Hastalık şeklinde yaşanmasına rağmen aslında bir hastalık değildir.Zaman zaman kişiyi yemek yeme alışkanlıkları ve uyku düzenine bile etki edecek derecede rahatsız edebilir.Polenler dışında kedi köpek tüyü,ev tozu,sigara dumanı gibi etkenlere karşı alerjisi olan kişilerde mevcuttur.”denildi.
Bahar alerjisinin belirtileri nelerdir;
Hapşırma nöbetleri
Burun tıkanıklığı
Burunda sürekli akıntı
Gözlerde kaşıntı, sulanma (konjonktivit)
Burunda, dudakta, damakta ve boğazda kaşıntı
Öksürük
Baş ağrısı
ALERJİK RİNİTİN TANI VE TEDAVİSİ
Alerji düşünülen durumlarda yukarıda saymış olduğumuz klinik bulguların yanında tanıyı kesinleştirmek için bazı testlerin yapılması gerekmektedir
Bu testler 4 gruba ayrılır:
1. Serolojik (kan) tetkik,
2. Prick-test (derideki spesifik antikorların gösterilmesi),
3. Burun sekresyonunun kimyasal analizi
4. Burun içine allerjen maddelerle yapılan uyarı testidir.
Alerjik rinit tedavisinde temel yöntem tüm alerjik hastalıklarda olduğu gibi alerjenden
korunmaktır.Alerji tanısı doğrulandıktan sonra uygun tedavi başlatılmalıdır.
Tedavi 3 ayrı başlık altında toplanabilir:
1. Alerjen uyaranlarla temasın kesilmesi,
2. İlaç tedavisi
3. Hiposensibilizasyon (aşı tedavisi)
ALERJİK RİNİTİ OLAN HASTALARIN DİKKAT ETMESİ
GEREKENLER NELERDİR ?
Hangi maddeye karşı alerjiniz olduğunu tespit edin ve size alerji yapan unsurlardan uzak durun.
Sigara içmeyin ve yanınızda içirmeyin.
Tozlu ve polenli ortamlarda bulunmayın, eğer bulunmak zorundaysanız mutlaka maske kullanın. Polen yoğunluğu en çok sabah erken saatlerde ve akşam saatlerinde olmaktadır.Bu saatlerde dışarı çıkmamaya çalışın.
Burnun dış kısmına ve göz çevresine çok ince bir tabaka şeklinde sürülen vazelin polenleri yakalayabilmektedir.
Polenlerin uçuştuğu mevsimlerde kapı ve pencerelerinizi kapalı tutun.
Özellikle kaloriferli evlerde kuru ev havası alerjik rinitin kötüleşmesine neden olabileceğinden, evde hava nemlendiricisi kullanın.
Klimalarda kullanılan filtreler her ay değiştirin.
Evinizde tüylü hayvan ve bitki beslemekten kaçının.
Giysilerinizi açık havada kurutmayın
Beden temizliğinize dikkat edin, düzenli olarak el ve yüzünüzü yıkarsanız vücudunuza girmek üzere olan polenleri engellersiniz.
Tüylü ve yünlü battaniyeler yerine pamuklu ve sentetik olanları tercih edin
Toz barındırabilecek tarzda kilim, halı gibi ev eşyalarını kullanmamaya özen gösterin.
Yaz aylarında mümkün olduğunca güneş ile temasınızı azaltın.