Türkiye Barolar Birliği tarafından Av. Barış Yıldırım'ın görevlendirildiği keşifte usul yönünden hatalar yapıldığı açıklandı.
Anagold Madencilik San. ve Tic. A.Ş.’nin hayata geçirmek istediği Erzincan İliç ilçesine 650 metre uzaklıkta olan Çöpler Köyü mevkiindeki 1.746,52 hektarlık alanı kaplayan Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flotasyon Tesisi Projesine ilişkin keşif yapıldı. Keşif kapsamında Türkiye Barolar Birliği tarafından Dersim'den de Av. Barış Yıldırım'ın görevlendirildi.
TBB'den yapılan açıklamada keşifte usul yönünden hatalar yapıldığı belirtildi. TBB'den yapılan açıklama şöyle; ÇED Raporu'nda, var olan açık ocaklarda planlanan kapasite artışı nedeniyle pasa depolama sahalarında revizyon, İliç tesisinde büyüme ve Atık Depolama Tesisinde kapasite artışı olacağı, sülfitli cevher zenginleştirme tesisinde işletme verimliliğini artırmak için flotasyon (zenginleştirme) ünitesi, su yumuşatma ünitesi ve 2 adet soğutma kulesi ekleneceği yazılıdır.
Ancak bu da yetmemiş, atık olarak depolanan malzemenin miktarını düşüren ve yine daha düşük proses suyu maliyeti çıkartan, atık depolama tesisinin çevresine, depolanan suyu daha çabuk buharlaştıran 10 adet vantilatörle havaya püskürtme sağlanmasına imkan verilmiştir. Bunun anlamı, kimyasallarla kirlenmiş suyun arıtılmadan, çevredeki canlıları düşünmeden doğrudan havaya püskürtülerek buharlaştırılmasıdır. Bu projede de zenginleştirme için siyanür, sülfürik ve nitrik asit kullanılmaktadır. Proje sahası Türkiye'nin en büyük su toplama havzasına sahip Fırat Nehri'ne sadece birkaç yüz metre uzaklıkta, Munzur dağları ekosistemi içerisindedir. Munzur ve Fırat Havzası’nda zengin ve pek çoğu endemik bitki, hayvan varlığı olduğu bilimsel araştırmalarda ortaya konulmuştur. Hatta bitki çeşitliliği bazı Avrupa ülkelerindeki çeşitliliğe eşdeğer veya çok daha fazladır. Halen çalışan madenin Atık Depolama Tesisinde biriken suyu içen kuşlar yoğun şekilde ölmektedir. Sırf Atık Depolama Tesisindeki suyu azaltmak için, konulacak 10 adet evaporatör siyanür, sülfür ve diğer tehlikeli kimyasalları içeren suyun buharlaştırılması için atmosfere salınacak kirlilik tüm ekosisteme ağır hasarlar verecektir. Hava, su, toprak ağır kimyasallarca yavaş yavaş zehirlenecektir. Türkiye Barolar Birliği olarak durumun hassasiyetine dikkat çekiyoruz.
Kent ve Çevre Komisyonu üyemiz, yerinde gözlem ve yargılamadaki olası hak ihlallerinin raporlanması için ÇED Olumlu kararının iptali davasının 13 Nisan 2022’deki keşif ve bilirkişi incelemesinde hazır bulunmuştur. Keşif sırasında önemli ve esası da etkileyecek düzeyde usul hataları yapıldığı gözlenmiştir. Ülkemizin de taraf olduğu Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunması Sözleşmesi, Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi, Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi gibi sözleşmeler gereğince korunan habitatlar ile çevrede yaşayan yurttaşlar ve flora, fauna varlıklarını içeren bölgenin zarar görmesine neden olacaktır. Deprem fay hattına çok yakın bu proje nedeniyle olası felaketlerin gerçekleşmemesi için ÇED Olumlu Kararının iptaline karar verilmesi hukukun gereği olduğu gibi, tüm yurttaşlarımızın en temel hak ve özgürlüklerinden olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkının gereğidir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Kenan Korkmaz