83 yıldır, büyük bir hazırlık ve coşku ile kutlanan 23 Nisan bayram törenleri, stadyumlardan kaldırıldı. İYİ OLDU.
Çocuk bayramı olarak kutlanan 23 Nisan Bayramı, 83 yıldı ilköğretim çocuklarına adeta işkenceydi.
Hazırlıklara en az bir ay öncesinden başlanırdı. Havaların henüz yeterince ısınmadığı, yağışların durmadığı Nisan Ayında, bayram hazırlıkları çocukları hasta eder, bıktırırdı. Çeşitli oyunların, etkinliklerin yanında, merasim geçidi için yağmurda yağışta, soğuk havada günlerce çocuklara, yaptırılan yürüyüşler, işkenceye dönüşürdü. Mevsiminde etkisi ile çocukların çoğu nezle grip olurdu.
Stadyumlarda veya şehrin ana caddelerinden birinde yapılan resmigeçit tam anlamı ile çocuklara işkence olurlardı. Bütün ilköğretim okullarının toplandığı merasim alanında, merasim geçidi için çocuklar, soğukta yağışta saatlerce bekletilirdi. Konuşmalar yapılıp, şiirler okunduktan, oyunlar oynandıktan sonra yapılan merasim geçidinde örgenci çocuklar, asker gibi uygun adımla yürütülürdü.
Öğrencilerini uygun adımla yürütemeyen öretmenler uyarılırdı. Öğrenci birliklerinin önünden geçerek selamladığı valiler, kaymakamlar, bakanlar başbakanlar, cumhurbaşkanları büyük bir ciddiyetle selam dururlardı.’Bu çocuklar asker değillerdir. Nedir bu yaptığınız.’diyen bir devlet adamı çıkmazdı. Asker gibi yürüyen çocuklar daha çok alkışlanırlardı.
Hiçbir devlet adamı çıkıp ta,’yapmayın bu çocuklar oyun çağında, bu bayram onların bayramı ise bırakın bayramlarında gülerek oynayarak istedikleri gibi yürüsünler .’Demezlerdi.
Bir eğitimci olarak yıllarca buna tanıklık yaptım. Merasim geçidinde asker gibi uygun adımla yürümeyen örgencilerimizden dolayı uyarılmış. Eleştirilmiştik.
Geçen bayramları stadyumda oturduğu yerden izleyen anaokullu RONYA,’Büyük baba yarın bayramı izlemek için stadyuma gideceğim.’ diyordu.’Bayram artık stadyumlarda yapılmıyor. Okullarda yapılıyor.’Dediğimde şaşkınlıkla yüzüme bakmıştı.
23 Nisan bayramını kendi okullarının bahçesinde özgürce kutlayan örgecilerin, coşkusuna, sevincine tanık olan emekli öğretmen,
‘Böylesi daha iyi olmuş.’Diyordu.
+ + +
SAKLI KENT GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR.
Çektiği, fotoğraflarla, bu güne kadar görülmemiş, saklı kalmış güzellikleriyle SAKLI KENTİ, gün yüzüne çıkaran Dersimin en eski fotoğrafçılarından MALİK KAYA, Düzenlediği geziyle SAKLI KENTİN güzelliklerini bir kez daha gözler önüne serdi.
Objektifi ile DERSİMİN saklı kalmış güzelliklerini, SAKLI KENT adlı dergide toplayan KAYA, SAKLI KENTİ, saklandığı yerden gün yüzüne çıkarmış, gözler önüne sermişti.
Dersimin ender güzellikleri, onun objektifleri ile saklı olduğu yerden görücüye çıkmış. Sevenleriyle buluşmuştu.
Yaklaşık 30 yıl, SAKLI KENTİN, saklı güzelliklerine, bombalar yağdı. O güzelliklerde saklı, terörün hedefi oldu. Şehrin çıkışı nehir boyu dinlenme, piknik alanları bile terör nedeni ile yaşama kapatıldı. Çokça görevli çokça insan, o güzellikleri göremeden, yaşamadan kentten ayrıldılar.
Yaklaşık 30 yıl süren kavganın sona ereceği müjdesi, bütün yurtta olduğu gibi Dersimde de esti. Yasaklar kalktı. Yollar, dağlar, nehir boyları, kimliğine, görevine bakılmadan herkese açıldı. SAKLI KENTİN güzellikleri, yıllarca sürmüş kavgada taraf olan güvenlik görevlilerine de açılmıştı.
İçinde, sevgiyi, dostluğu, özgürlükleri, birlik ve bütünlüğü, kısacası insanı insan yapan değerleri barındıran BARIŞ ÇİÇEKLERİ, DERSİMİN bütün dağlarında açmıştı.
Sürekli BİNGÖL üzerinden Erzurum’a taşımacılık yapan tanıdık Tır şoförü, bundan böyle kestirmeden DERSİM üzerinden gidip geleceğinin sevincini yaşıyordu.’Bu çok iyi oldu.’Diyordu.
Yıllardır DERSİMDE görevli olup merak ettiği KUTU DEREYİ göremeyen bir dostum, hafta sonu ailesi ile birlikte KUTU DEREDE piknik yapmasını,’yıllardır görmek isteyipte göremediğim güzelliği, bizlere yaşatan BARIŞ, hoş gelmiş safa gelmiş.’Diyordu.
DERSİMİN güzelliklerini saklı oldukları yerden çıkaran, gözler önüne seren, Malik KAYA ile özgürlükleri getiren, korkuları, yasakları kaldıran BARIŞ rüzgârları, DERSİMİN güzelliklerini bütün dünyaya açmıştı.
İyi oldu. Güzel oldu.
Fikri TAŞ
*Sitemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.