Daimi Boz, 24 yıl sağlık alanında devlet memurluğu yaparken KHK ile işinden edilen emekçilerden biri. Sinema alanında herhangi bir eğitim almayan Boz, aynı zamanda Zer, Ali Hıdır 1 gibi uzun metrajlı filmlerin yanı sıra ve General adlı kısa filmde de rol almış. İhraç edilen birçok emekçiden farklı olarak sinemacılığı tercih etmesinin nedeni profesyonel olarak bu alanla ilgilenmiş olması. Dersimde tek sinemayı işleten Boz, ilgisizlik ve ekonomik sıkıntılardan muzdarip destek bekliyor. Boz, Zer filminin gösteriminin yapılması amacıyla Sinema 62’yi devralarak işletmeye başladı.
Daimi Boz ile sohbet etmek için sinemaya vardığımızda telefonla arayan kişiye gösterimdeki film seanslarına dair bilgi veriyordu. Boz, sıcak ilgisiyle sinema salonuna götürüyor bizi, ışıklar açılıyor, etraf sessiz, seans saati olmasına rağmen içerisi boş.
‘SORUNLARI ÇÖZDÜK AMA İLGİ AYNI’
Boz’un da en büyük sıkıntılarından birine parmak basıyoruz: “TEOG birincisi okuma oranı yüzde 90 olan bir kentin tek sineması bu. Memurluk döneminde arkadaşlarla cafede oturduğumuzda bir tiyatromuz, sinemamız yok diye şikayet ederlerdi. Var olan sinema için ışık, ısınma, vizyondaki filmleri izleyememe gibi sıkıntıları dile getirirlerdi. Cihazlarımız Türkiye’deki illerle aynı düzeyde, tek salon olduğumuz için bir hafta geç de olsa vizyondaki filmleri yayımlıyoruz. Elazığ’a gitmelerine gerek yok. Sorunları çözdük ama ilgi yine aynı” diyerek sitemini dile getiriyor.
‘HOPARLÖRLE ANONS MU YAPAYIM?’
Gösterimi yapılacak filmlerin tanıtımını yapabiliyor musunuz diye sorunca, “Cihazı bile esnaf sanatkarlar odasından çektiğim krediyle aldım. Borcunu ödemeye devam ediyorum. Bir iki esnaftan rica edip filmin afişini asabiliyorum o kadar. Billboardlara, radyolara ilan verecek kadar param yok. Bazen aklıma Vizyontele’de vardı ya bir sahne, arabasına hoparlör bağlayıp film tanıtımını yaptığı. Ben de falanca film akşam Sinema 62’de diye anons mu yapsam? Sinema o kadar pahalı değil sattığımız meşrubat ve yiyecekler dışarıda bir bakkalda ne kadarsa burada da öyle” diyor.
Gösterimini yaptıkları filmlere de değinen Boz, “Çocuklar için özellikle getirdiğimiz filmler eğitici düzeydeki animasyonlar. Sinema çocuk için çok büyük bir hayal dünyasıdır aynı zamanda. Müslüm filmine 2 bin kişi geldi. Elazığ’da olmadığı için oradan gelenler de oldu”dedi.
‘KÜÇÜK TEKNİK SORUNLARI ÇÖZEBİLİYORUM’
Projeksiyon makinesinin olduğu yere götürüyor bizi. Teknik bilgi için herhangi bir eğitiminin olup olmadığını sorunca şunları anlatıyor “Cihazları kurmaya gelen arkadaşlardan öğrendim birçok şeyi. Onlar gösterdi ben de yaparak öğrendim. Tabii büyük sorunlar değil de küçük çaplı sorunları tamir edebiliyorum”
Bugüne kadar yaşadığı sorun oldu mu diye merak ediyoruz, “Bir keresinde cihazın ekranındaki kilit işareti olan tuşa dokunmuşum ama farkında değilim. Salonda izleyiciler var uğraşıyorum, uğraşıyorum bir türlü filmi oynatamıyorum. Psikolojim bozuldu, ne yapacağımı şaşırdım neyse ki çok uzun bir süre geçmeden arkadaşları aradım onlar ekranın sağ altında kilit tuşu var oraya bak derken sorunu çözdük. Hiç unutmayacağım o günü” diyor.
‘FİLMİ ÇEKEMİYORUZ’
Yeni sinema projelerinden bahseden Boz, “Ben ve bir iki arkadaş Volga Sorgu adlı uzun metrajlı bir film çekmeyi düşünüyoruz. Dersim toplumunun kültürünü ve bu yöreyi anlatan bir film. Hatta senaryosu da hazır ama ekonomik sıkıntılardan dolayı gerçekleştiremiyoruz” diyor.
Boz’un tek sıkıntısı hayata geçiremediği film projesi değil elbette. Bunun yanı sıra Sinema 62’nin gümüş perdeye ve ses sistemine ihtiyacı var. Desteklerinizi bekliyor.
SERPİL BERK / EVRENSEL