8 yılı aşkın bir süredir 9 Köy 30 mezranın tüm itirazlarına rağmen, bilimi yok sayarak Alevi inancına göre rızalık alınmadan onca endemik bitki yaban hayatı tarım ve hayvancılık arıcılık inanç yerleri ekolojik kültürel miras yöre halkının yaşam alanlarına bir hançer saplandı.
Dersim kültürünü yaşatmaya çalışan değerli sanatçı dostum, arkadaşım, sevgili Doğan Çelik’in bestelediği xırabo’nun sözleri çok manidar degil’mi üstüne alınanlara ithafen
XIRABO
Xayininé meké cedé xo ré
Xayinéni meké wayiré xo ré
Xayinéni meké piré xo ré
Xırabo lawo lawo xırabo
Xayininé meké cedé xo ré
Xayinéni meké wayiré xo ré
Xayinéni meké piré xo ré
Xırabo lawo lawo xırabo
Dinlemek isteyenler için linki ni aşağıya bırakıyorum; iyi dinlemeler ! Hadi bir tıklayın !
https://youtu.be/HFwl7J-2Nlw?si=myMYEbxt3xw_4YrR
Esasen yöre insanı katı atık bertaraf tesisi hakkında oldukça bilinçli ve bilgi sahibiydi.
Avrupa ülkeleri parasını veriyor ve bütün çöpünü Ülkemize gönderiyor güzelim yaşam alanlarımızı hiç ediyorlar. Öyleki konunun uzmanları evrenin en zehirli sularının katı atık ve berteraf tesislerinin suları olduğunu söylemektedir. Buda illeriki yıllarda olabilecek sızıntılar kaynak suları ile Pülümür çayına ulaşacak oradan da Atatürk barajına kadar zehir saçacaktı
Yöre halkının bu haklı mücadelesine Eğitimci hukukçu sağlıkçı çevreci ve durumun vahametinin farkında olan duyarlı insanların katılımıyla seslerini duyurmak için sayısız basın açıklaması yaptı nerde bir etkinlik varsa
‘’yaşam alanlarımıza dokunmayın’’
yazılı pankartlarıyla orada bittiler.
Projeyi yapmak için merkez ve ilçe belediyelerden oluşan Der-kab adı altında ki oluşum üstlenmiş bu projeyi bir an önce hayata geçirmek istiyorlardı.
Kırmızı dağ çevre platformu çalmadık kapı bırakmıyordu. Esasen çözüm çok kolaydı der- kab oluşumundaki belediye üyelerinin çoğunluğu CHP li belediyelerdi der-kab oluşumunu olağanüstü toplantıya davet edecek karar alacak ve karar kurumlara bildirilecekti, diğer siyasi partilerde destek verecekti, oluşumda’ki siyasi partiler tarafından sözler verildi yanınızdayız denildi ama bir türlü sonuca gidilemedi ve sözler havada kaldı.
Tunceli’nin yüzde altmış beşi kurak ve çoraktır yani hiç ağaç kesmeden insanların yaşam alanlarına uzak onca yer varken ısrarla 55 bin ağac kesilecek üstelik Tunceli kent merkezine yakınlığıyla vereceği zarar hesap edilmeden
Söylenti öyle ya mazot hesabı yapılarak inatla bu bölgede ısrar edilmekteydi.
Zira yöre halkı esasen katı atık ve berteraf tesisinin ilimiz için bir ihtiyaç olduğunu ancak mevcut yerin doğru olmadığına itlraz ediyordu.
Yöre halkının kafasunı kurcalayan onca soru işareti vardı, Erzincan idare mahkemesinin bilirkişi raporu Munzur üniversitesinin olumsuz raporu görmezden gelinmişti.
Öyleki önce dönemin Belediye başkanı
Projeyi destekleyen rapor istediği bir sosyolog alanı görmeden yazamam demesi üzerine kendisinin projeden çıkarıldığını x hesabında duyurmaktaydı, nerden bakarsanız bakın tutarsızlıktı sokakta rant ve çeşitli iddialar dilden dile dolaşıyordu.
Bütün çözüm kanalları denenmiş ancak sonuca ulaşılamamıştı bazı kimselerde gizliden gizliye bu projeyi hayata geçirmek için olağanüstü çalışıyorlardı. Bunun da sebebi elbette bir gün ortaya çıkar herhalde. Gerçeklerin bir gün gün yüzüne çıkması gibi bir gerçegini unutmamak lazım.
Her şey bittimi? köylüler mücadeleye devam demekteler umarım bu hatadan dönülür geç olmadan yer değişikliği yapılır.
Yazımı geçen yıl yazdığım yakında çıkaracağım şiir kitabımda da yer alacak bir şiirim ile bitireyim. Sevgiyle
KOE SUR
Koe sur’de more sur esto
Heroz yenı hiniye sosunda ğue sımeno
Kamke koe surre xayınene keno
More sur ey boro
More sur le marede yeno sono
Tene herediyo dür vindere vano
More sur mare meymanı
Hau koe surde fetelino
Koe surde ore ma esto
Usarke ama seme koye sur
Hiniye sosunde ğue sımeme
Koe surde çaye sımeme ..,