CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde yapılan değişikliğe ilişkin, "Siyasiler namuslu, şerefli, haysiyetli çalışmazsa hırsız olursa memleketi soyarsa insan haklarına riayet etmezse her türlü melaneti yaparsa birisi çıkar alnının ortasına şamarı vurur arkadaş" dedi.
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Dikili Şubesince düzenlenen "Lozan'dan Günümüze Anayasa Çalışmaları" konulu panelde konuşan Genç, AK Parti iktidarının Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve onu ayakta tutan en temel değeri Mustafa Kemal Atatürk ve ilkeleriyle kavgalı olduğunu ve bunu ortadan kaldırmak için çalıştığını ileri sürdü.
Bu nedenle "Türk" kelimesine, milli değerleri ayakta tutan bayramların kutlanmasına karşı olduklarını iddia eden Genç, TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde yapılan değişikliği eleştirdi.
Genç, "Torba yasa geldi, 35. madde kalktı. 35. madenin kalkması, kalkmaması önemli değil. O ihtilal şartları varsa birileri çıkar, ihtilal yapar onu herkes bilsin. Bu siyasilerin hiç mi günahı yok, en büyük günah siyasilerde. Siyasiler namuslu, şerefli, haysiyetli çalışmazsa hırsız olursa memleketi soyarsa insan haklarına riayet etmezse her türlü melaneti yaparsa birisi çıkar alnının ortasına şamarı vurur arkadaş. Bu böyle, onun için 35. madde kaldırma meselesi değil" diye konuştu
PKK'nın tehdit ettiği iddiası
Kamer Genç, Tunceli'deki Pülümür Vadisi'nde PKK bayraklarının asılı olduğunu gazetecilere gösterdiği basın açıklamasının ardından jandarma yetkililerince arandığını ve PKK terör örgütüne yönelik yapılan telsiz dinlemelerinde "Kamer Genç'i vurun" talimatı verildiğinin kendisine bildirildiğini iddia etti.
Bu tehdit bildirimiyle korkutulmak istendiğini savunan Genç, "Ben de peki ne yapalım niye bildiriyorsunuz dedim. Vururlarsa vururlar. Bu memleket için 30-40 bin yiğit canını vermiş, benim canım gitmiş ne olacak ama bunları bana söylemekle beni ürkütmek istiyorsanız ben ürkmem arkadaş. Bir canım var. Ne olacak bugün gitmişim, o gün gitmişim ne fark eder?" ifadelerini kullandı.
Hüsamettin Cindoruk
Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk da çözüm süreciyle ülkenin bölünmeye doğru götürüldüğünü ileri sürdü.
Sıfırdan bir anayasa yapmaya ancak kurucu iradenin yetkili olduğunu, anayasa değişikliklerinin, devletin temel değerleri korunarak yapılabileceğini savunan Cindoruk, "Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini değiştirmeye bu meclis yetkili değildir, hakkı da yoktur" dedi.