Munzur Özgür Aksın Meclisi, iptal karaına ilişkin Ana Fatma Ziyaretgahı'nda basın toplantısı düzenledi.
Munzur Özgür Aksın Meclisi Bileşenleri adına açıklama yapan Av. Barış Yıldırım yıllardır devam eden dava süreci hakkında bilgi verdi.
Yıldırım, "Munzur Vadisi Millî Parkı sınırları içerisindeki tüm baraj ve HES Projeleri'ne izin veren Bakanlık kararının iptali amacıyla tarafımca 19/12/2011 tarihinde dava açılmıştı. Açılan davaya Munzur Suyu üzerinde inşası planlanan Konaktepe Barajı ve HES I ile Konaktepe HES II Projesini gerçekleştirmek isteyen Konaktepe Elektrik Üretim A.Ş. ile Mercan Suyu üzerinde 1985 yılında tamamen kaçak inşa edilen Mercan HES’i işleten Zorlu Doğal Elektrik Üretim A.Ş. davalı (Mülga) Orman ve Su İşleri Bakanlığı yanında müdahil olmuşlardı. Neticeten açtığımız dava 10/10/2013 tarihinde Ankara 3. İdare Mahkemesi’nce Üniversite raporları baz alınarak red edilmişti” dedi.
Red kararının bozulması amacıyla yaptıkları temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay 10. Dairesi’nin 6 Aralık 2014’te Ankara 3’üncü İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildiğini belirten Yıldırım, “Kararda, tüm Projelerin birlikte Çevresel Etki Değerlendirilmesi sürecine tabi tutulması gerektiği belirtilmişti. Müteakiben, Danıştay 10. Dairesi'nin Kararı'nın kaldırılması maksadıyla davalı (Mülga) Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Konaktepe Elektrik Üretim A.Ş. ile Zorlu Doğal Elektrik Üretim A.Ş.'nin yaptığı Karar Düzeltme başvurusu Danıştay tarafından reddedilmişti. Davalı taraf ile HES şirketleri Munzur Vadisi Millî Parkı'ndaki tüm Baraj ve HES Projeleri'nin ÇED'den muaf bulunduğunu aksi halde ise tüm Projeler için tek ÇED süreci işletilemeyeceğini iddia etmekteydiler" ifadelerini kullandı.
“Karar ilk olma özelliği taşıyor”
“Munzur Vadisi Millî Parkı’na projelendirilmiş Baraj ve HES’lere izin verilebilmesi için ayrı ayrı Proje bazında değil tüm projeler için toptan bir ÇED süreci işletilmesi gerekliliği belirtmektedir. Karar bu yönüyle ilk niteliktedir" diye konuşan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Karar ile birlikte Munzur Vadisi Millî Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı da hükümsüz hale gelmiştir. Zira, Munzur Vadisi Millî Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’nın Giriş Bölümü’nde Plan’ın Bakanlığın 18/04/2011 tarihli “Üstün Kamu Yararı” kararı gereğince oluşturulduğu belirtilmektedir.
Bu sebeplerle Munzur Vadisi Millî Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı’nda öngörülen tüm yapı ve faaliyetler hukuka aykırı hale gelmiştir. Belirtmek gerekir ki; karar halihazırda faaliyette bulunan Mercan HES Projesi için de bağlayıcıdır. Nitekim, Mercan HES’in faaliyetlerinin durdurulması maksadıyla 12/07/2013 tarihinde TBMM Dilekçe Komisyonu’na yaptığımız başvuruya verilen yanıtta:
“Mercan HES ve Munzur Çayı üzerinde projelendirilen diğer baraj ve HES’lerin kamu yararı ve zorunluluklar yönüyle değerlendirilmesi maksadıyla beş ayrı bilimsel rapor ve bu raporların birlikte ele alındığı bir sentez raporu hazırlattırılmış ve akabinde de 18.04.2011 tarihinde (Mülga) Çevre ve Orman Bakanlığı Olur’u ile “Üstün Kamu Yararı” kararının alındığı, bu karar kapsamında Munzur Vadisi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme…Planın onaylanarak yürürlüğe girdiği, Uzun Devreli Gelişme Planı revizyonun dayanağı olan “Üstün Kamu Yararı” kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açılan davanın halen devam ettiği…” denilmek suretiyle açtığımız dava sonucu verilecek karara göre işlem tesis edilmesi gerektiği belirtilmişti. İş bu davada da “Üstün Kamu Yararı” kararı iptal edildiğinden derhal Mercan HES’in faaliyetleri durdurulmalıdır.”
Av. Barış Yıldırım, açıklamasının sonunda şu ifadeleri kullandı:
“Karar, takriben %20’si endemik 1900’ü aşkın bitki çeşidine; Bern Sözleşmesi’ne göre koruma altında bulunan pek çok fauna türüne; güçlü bir yaban hayatı ekolojisine sahip bulunan ve Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alması lazım gelen ülkemizin ve hatta dünyanın en nadide Millî Parkı durumundaki Munzur Vadisi Millî Parkı’na hayırlı olsun…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinde ilk defa, “Üstün Kamu Yararı” kararı bir mahkemece iptal edilmiştir.”
Haber:Ali Haydar Gözlü