Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Kemal Özcan, Mazgirt'te "Felsefe Evi" açtı. Doç. Dr. Ali Kemal Özcan, ilk dersini bugün Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencilerine verdi.
Mazgirt'in Sülüntaş (Kardere) Köyü'nde bulunan Felsefe Evi, oldukça geniş bir alana inşa edilmiş iki katlı bir yapıdan oluşuyor.
1999 yılında hafriyat çalışmalarını başlatan Özcan, 2000 yılında Felsefe Evi'nin inşaatını başlattı. Tamamen tuğla ve taştan yapılan ev 4 kattan oluşuyor. Kütüphane, konferans salonu dershane ve yoğunlaşama odalarından oluşan Felsefe Evi'ni kendi imkânlarıyla inşa eden Özcan kısa bir zaman önce açılışını yaptığı evde öğrencilerine ilk dersini verdi.
Eksikliklere rağmen açılışı gerçekleştirdiklerini belirten Ali Kemal Özcan, Felsefe Evi'nin bir fikir üzerine kurulduğunu belirterek, "Gerçeği aramanın peşinden gidiyorum. O gerçeği bir gün mutlaka bulacağım" dedi.
Özcan, Felsefe Evi'nde bu işe emek vermiş insanları bir araya getirerek doğru bilgiyi tartışmak ve tartıştırmayı hedefliyor.
Felsefe Evi'nde ilk kez ders görmenin kendilerini mutlu ettiğini ifade eden Sosyoloji bölümü öğrencileri, bu durumun kendileri için önemli olduğunu söyledi.
Oktay Usanmaz, "Bugün öğrencilerle akademisyen Ali Kemal'in davetiyle bu eve geldik, çok değerli çok güzel geldik gördük. Öğrencilerle ders gördük, çok güzeldi kendisine teşekkür ediyorum" dedi.
Gizem Dündar, “Hocamızın evine gelerek ders işliyoruz. Biz bu kadar verimli olacağını düşünmüyorduk açıkçası, Ali Kemal hoca bizi davet etti teşekkür ediyoruz. İlk defa böyle bir ev gördüm bu kadar kitap bir arada, çok merak ettim sordum burada mutlu musunuz diye mutluymuş. Bizde burayı geldik çok mutlu olduk memnunuz" diye konuştu.
Felsefe Evi'nin temelindeki ana sorunun, "İki ayaklı tek soru: Biz nerede kaybettik, cennetimizi cehenneme çevirmeye nerede başladık" olduğunu ifade eden Özcan, şunları söyledi:
"Ben kendi naçizane hayalim Sokrates’in öğrencisi Platonun ve benzer o dönemin doğru bilgi aşkıyla yaşamış filozofların yeniden burada güncellenerek dünyaya gelmeleri hayali yaşadım ve yaşıyorum. Bu fikir böyle ve bu aşamadadır. 20 yıl önce bu binanın hafriyatını kazdım halada bitirmiş değilim. En az Sokrates’in o dönemdeki hayatı kadar yalnız kalmış birisiyim. Ben bu öğrencilerimin zihinlerine akıllarına bir cemre düşürdüğüme inanıyorum, çocukların gözlerinde ve ruhunda bunu hissediyorum" dedi.
Haber:Ali Haydar Gözlü