Cesaretle söylüyorum:
SARISALTIK, Dersim’in Hozat halkıyla, bilim dünyasının dışında pek bilinen bir isim değil.
Hozatlılar, Sarısaltık’ı, az çok, İlçelerindeki iki-üç, Sarısaltıklılar Köyü nedeniyle bilirler.
Ama bilim dünyası, Sarısaltık hakkında, oldukça zengin bilgiye sahip…
Edindiğim bilgi çerçevesinde, Hz. Ali ile Sarısaltık arasında bir “eylem” benzerliği buluyorum.
Evet, Hz. Ali, YEMEN halkını, daha çok gönül ve adalet yoluyla Müslümanlaştırmıştır…
1260’lı yıllarda, “Talipleriyle”, BALKANLAR’a giden Sarısaltık, Romanya’da bugünkü BABADAĞI Kasabası’nı kuruyor. Ve “destanlarla” ifade edilen, yaygın bir Müslümanlaştırma eylemine başlıyor. Onda da gönül cömertliği önde gelmektedir… Örneğin; Hristiyan’ların “Azizlerine” O da saygı gösterir…
Softa üzülecektir ama FATİH’in oğlu CEM SULTAN, Saltık DEDE’nin destanlarını toplatıp kitaplaştırıyor…
“Topkapı” Sarayı’nda olduğu yazılı…
Softa kızacaktır ama ATATÜRK de Dede kısmına mesafeli değil…
İyi de, Balkanların Sarısaltık’ı oluyor da, DERSİM’inki olmuyor mu?.. Var… Hem de Cumhuriyet İdaresi’nin, resmi yazısıyla var.
Hasan Dede, Hozat-Ovacık arası postacısıdır. 4.9.1933 günü Hozat’tan Ovacık’a posta götürmektedir. Yalnız değildir. Jandarma dahil, bir küçük kafileyle birliktedir.
Çok önemli bir posta yolculuğu başlamıştır. Çünkü “665” lira para götürülmektedir. Paradan haberdar olan Aşiret silahlıları kafilenin yolunu kesiyor. Silahlılarla yolcular arasında bir kargaşa başlıyor. Para Hasan Dede’nin elindedir; bir türlü alamazlar. Eline silah sıkıldığı halde, para torbasını bırakmaz…
Olayın bu kısmı, “Yetkili” tarafından şöyle aktarılıyor:
“(…) Posta çuvalındaki iki grup parayı (…) merkeze getirerek postaneye tevdi etmişlerdir. Bu hizmetlerine mukabil kendilerini nakdi mükâfatla taltif ettim. Postacının sol eli ameliyat yapılarak KESİLMİŞTİR. (…)”
Hasan Dede’nin; herhangi bir kuşkuya yer verdirmemek için, “ölümü” göze aldığını düşünüyorum… Yani ONURUNU kurtarmıştır…
RIZA CAN