• BIST 9827.23
  • Altın 2954.659
  • Dolar 34.7445
  • Euro 36.5021
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara 6 °C
  • Tunceli 2 °C

Parti Kapatma Davalarına İlişkin AİHM Ve Venedik Komisyonu Genel Prensip

Ali Rıza Güder

1.  Demokrasi kavramının en temel karakteri, ülke sorunlarının ne kadar yorucu ve bezdirici olsa da, diyalog yoluyla şiddete başvurmadan çözülmesi fırsatını tanımasıdır. (Refah Partisi (the Welfare Party) and Others v. Turkey [GC], 41340/98, para. 97, Judgment 13.2.2003, ECHR 2003-II; Herri Batasuna and Batasuna v. Spain, 25803/04 and 25817/04, p. 76, Judgement of 30 June 2009, ECHR 2009) Siyasi partilerin kapatılması ancak somut şekilde siyasi araç olarak şiddete başvuran veya şiddete başvurulmasını savunan ve dolayısıyla hak ve özgürlükleri garanti altına alan demokratik anayasal düzene aykırı ve tehditkar eylem ve düşünsellik içinde olan partilere karşı başvurulabilecek bir tedbirdir. (Siyasi Partilerin Kapatılmasına İlişkin Genel İlkeler,  p. 4, CDL-INF (2000) 1, Venedik Komisyonu,  (Strasbourg, 10 – 11 Aralık 1999); Avrupa Konseyi Üyesi Ülkelerde Siyasi Partilere Uygulanacak Sınırlamalara İlişkin 1308 (2002) Sayılı Karar, p. 11 (ii), Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi, (Strasbourg)) Siyasi programında veya genel faaliyetlerinde, nihai bir liste olmamakla birlikte “temel demokratik düzeni ve devletin toprak bütünlüğünü tehdit eden; sosyal, etnik ve dini nefreti veya etnik ayrımcılığı besleyen; ırkçılık; yabancı düşmanlığı ve toleranssızlık sergileyen; Nazizm ve faşizmi savunan; askeri veya paramiliter birlikler oluşturarak anayasal düzeni silahlı mücadele, terörism veya yıkıcı faaliyetler yoluyla yok etmeyi amaçladığı” yeterli delillerle (plausible evidence) ortaya konan herhangi bir partinin siyasi düzende yer bulması, demokrasi kavramının tolere edebileceği bir uzlaşma ve taviz olamaz. (Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi,  1622 (2008) Sayılı Karar, p. 15, 26 Haziran 2008, Starsbourg) Bu hususların gerektirdiği şekilde, liderleri şiddet çağrısı yapan veya demokrasiye aykırı bir politika savunan veya demokrasiyi ve temel hak ve hürriyetleri yok etmeyi amaçlayan herhangi bir siyasi parti, olası yaptırımlara karşı Sözleşme’nin korumasından istifade edemez.

 (Herri Batasuna and Batasuna v. Spain, 25803/04 and 25817/04, p. 79, Judgement of 30 June 2009, ECHR 2009) Bir siyasi partinin şiddeti önermesi veya desteklemesi eylem ve ifade yoluyla olabileceği gibi; şiddeti veya terörü kınamaktan kaçınması şeklinde de tezahür edebilir. Şiddete ve teröre karşı tavır almamak veya kınamaktan kaçınmak, AİHM tarafından Herri Batasuna davasında terörü meşrulaştıran ciddi ve sürekli eylemlere eşlik eden bir unsur olarak değerlendirmekle birlikte, bir siyasi partinin kapatılması için başlı başına yeterli bir gerekçe olarak değerlendirilmemiştir. (Herri Batasuna and Batasuna v. Spain, 25803/04 and 25817/04, p. 85-88, Judgement of 30 June 2009, ECHR 2009)  

Bu hususları kristalize etmek açısından vurguyla ifade etmek gerekir ki; Venedik Komisyonu bir siyasi partinin kapatılması için “şiddet tehdidi ve kullanılmasını” tek meşru sebep olarak kabul eder. Sadece amaç veya sonuçlar değil öncelikle araçların demokrasiye aykırı olması gerekir ve ilave olarak partinin siyasi amaçlarına ulaşmak için şiddet eylemi tehdidi sunması gerekir. Ayrıca ve en önemlisi, bu eylemliliğin demokrasiye yönelttiği riskin yeterince açık ve yakın (clear and imminent) olması gerekir.

(Türkiye’de Siyasi Partilerin Kapatılması’na İlişkin Anayasal ve Yasal Hükümlere İlişkin Görüş, p. 58 ve 99, Venedik Komisyonu, (Venice, 13-14 March 2009))  Tüm bu bulguların doğal sonucu olarak, kullanılan araçların yasal ve demokratik olması ve önerilen değişikliklerin temel demokratik prensiplerle bağdaşması şartıyla Anayasal düzenin barışçıl bir şekilde değiştirilmesini savunmak siyasi partilerin kapatılması için yeterli bir sebep değildir.  

2. AİHS hükümleri çerçevesinde, örgütlenme hürriyeti genel olarak ifade hürriyeti ile birlikte yorumlanmaktadır.  AİHM içtihatlarına göre: “Otonom karakteri ve belirli başvuru alanı ile birlikte, AİHS 11. maddesi ifade hürriyetine ilişkin 10. madde ile birlikte değerlendirilmelidir. Fikirlerin korunması ve özgürlüğü örgütlenme hürriyetinin en temel objektiflerinden biridir. Bu prensipler özellikle siyasi partilere ilişkin bağlayıcıdır ve çoğulculuğu sağlamak ve demokrasinin en iyi şekilde işlerlik kazanması amacı ayrıca siyasi partilere atfedilen mutlak bir görevdir.” (Partidul Comunistilor (Nepeceristi) and Ungureanu v. Romania, no. 46626/99, § 44, ECHR 2005)   Siyasi Partiler, Sözleşme hükümlerine hak ve özgürlükleri ve dolayısıyla demokrasiyi yok etmek amacıyla başvuramazlar. Sözleşme’nin 17. maddesi, bu şartlarda üye devletlere siyasi partilerin program ve faaliyetlerine sınırlama getirme hakkını verir;  “Bu Sözleşme’deki hiçbir hüküm, bir devlete, topluluğa veya kişiye, Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerin yok edilmesi veya bunların Sözleşme’de öngörülmüş olandan daha geniş ölçüde sınırlandırılmalarını amaçlayan bir etkinliğe girişme ya da eylemde bulunma hakkı verdiği biçiminde yorumlanamaz.”

3. Prensip olarak, herhangi bir siyasi parti üyelerinin söz ve davranışlarından sorumlu tutulamaz. Bir siyasi partiye üyelerinin davranışlarından dolayı sınırlayıcı bir yaptırım uygulanması, öncelikle ilgili beyan ve davranışların, siyasi partinin demokratik düzen prensipleriyle bağdaşmayan bir toplum modelini savunduğu hususunda net bir resmi ifade etmesine bağlıdır. Refah Partisi (the Welfare Party) and Others v. Turkey [GC], 41340/98, para. 104, Judgment 13.2.2003, ECHR 2003-II Bu eşik aşılsa dahi, siyasi partinin bir yaptırıma tabi olması ancak ilgilinin siyasi/kamusal veya parti faaliyetlerinde, siyasi partinin yetkilendirmesi veya desteği veya yönlendirmesi ile davrandığının veya söz veya eylemlerinin parti program veya amaçlarının bir tezahürü olduğunun tartışmasız delillerle desteklenmesiyle mümkün olabilir; aksi takdirde sorumluluk tümüyle, Parti’nin lider kadrosu da dahil, ilgili üyeye atfedilir. (Socialist Party and Others v. Turkey , ECHR, Judgment of 25 May 1998, § 51) 

4. Siyasi partilerin kapatılması oldukça istisnai bir tedbir olarak mutlak bir ölçü ve temkin dahilinde başvurulmalıdır. Yetkili yargı organlarına herhangi bir siyasi partinin kapatılması talebinde bulunmadan önce Hükümet veya diğer devlet kurumları, bu konuda belirleyici ve önemli faktörlerden biri olarak ülkenin içinde bulunduğu genel durumu dikkate alarak, ilgili partinin özgür ve demokratik siyasi düzene veya bireylerin temel hak ve özgürlüklerine bir tehdit veya tehlike teşkil ettiğine ilişkin ciddi ve yeterli delillere sahip olmalıdır. (Socialist Party and Others v. Turkey, 25 May 1998, § 50, Reports 1998-III; and Freedom and Democracy Party (ÖZDEP) v. Turkey [GC], no. 23885/94, § 45, ECHR 1999-VIII).

Bu bağlamda,  devlet kurumları demokratik düzene tehdidin düzeyini ve para cezası, hazine yardımının kesilmesi veya bahsi geçen yasa dışı faaliyetlerde bulunanlar hakkında cezai takibat dahil daha radikal olmayan bir tedbirin söz konusu tehlikeyi bertaraf edebileceğini ciddi şekilde değerlendirmelidir.    (Türkiye’de Siyasi Partilerin Kapatılması’na İlişkin Anayasal ve Yasal Hükümlere İlişkin Görüş, Venedik Komisyonu, (Venice, 13-14 March 2009)
 

Bu yazı toplam 45483 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim