Emek ve Demokrasi Güçleri, durumu protesto etmek için Seyit Rıza Meydanı'nda basın açıklaması yapmak istedi ancak polis buna da izin vermedi. Açıklama Sanat Sokağı'nda yapıldı.
Dersim’de Emek ve Demokrasi Platformunun düzenleyeceği zamlara karşı ‘Geçinemiyoruz’ mitingine Tunceli Valiliği izin vermedi. Bu durum üzerine Emek ve Demokrasi Platformu Seyit Rıza Meydanında basın açıklaması yapmak istedi. Seyit Rıza Meydanında açıklama için toplanan kitle polisin engeliyle karşılaşınca kısa süreli gerginlik yaşandı. Ardından Sanat Sokağı'nda yürüyüş düzenlendi. Açıklama burada yapıldı.
Açıklamayı platform adına Emek Partisi (EMEP) Kadir Ulaş yaptı. Ulaş, ekonomik krizin her geçen gün arttığını ifade ederek asgari ücret artışının emekçiler lehine somut bir karşılığının olmadığını söyledi.
"SOYGUN DÜZENİ"
Döviz kurlarındaki artışın, işsizliğin, gelir dağılımındaki adaletsizliğin, derin yoksullaşma problemine karşın AKP iktidarının savaş ve talan bütçesinde ısrar ettiğini söyleyen Ulaş, “Temel tüketim maddelerine, gıdaya, kiralara, petrol ve doğal gaza gelen zamlar karşısında ücretlerin erimesi, asgari ücretin açlık sınırının altında olması, ekonomik krizin olumsuz etkilediği piyasa şartları, işçiler, emekçiler ve yoksul halk açısından hayatı yaşanmaz kılıyor.
Hayatı ‘saraydan’ ve onun yarattığı bir avuç yandaşın koşullarından ibaret sanan tek adam rejimi 2022 yılı bütçesini de yine bu çete düzenin çıkarlarını gözeterek oluşturmuş durumda. Beşli çete diye ifade edilen ve ülkenin bütün gelirlerinin neredeyse tamamının peşkeş çekildiği, iktidar yanlısı şirketler için oluşturan bütçe, ülkeyi ekonomik çöküşe götürmektedir. Bu şirketlere tanınan vergi afları, hazine garantili köprü, şehir hastanesi, yol ödemeleri, tercihli verilen ihaleler ile bir soygun düzeni oluşturulmuştur.” dedi.
EMEKÇİ AÇLIK SINIRINDA
Sermaye çevrelerinin ve hükümet tarafının ‘yüksek beklenti’ illüzyonu yaratılarak başlanılan asgari ücret görüşmelerinin tamamlandığını dile getiren Ulaş, “Yeni oran 4.250 TL olarak açıklandı. Açık ki, iktidar asgari ücreti ‘standart ücret’ haline getirerek milyonlarca emekçiyi açlık sınırında sınamaya devam etmektedir. Yüksek enflasyon ve TL’nin sürekli değer kaybına rağmen 4.000 TL bandına kamuoyunun hazırlanması da bunun bir ifadesidir. Döviz kurundaki dalgalanmalar ve TL’nin sürekli biçimde erimesi karşısında asgari ücret artışının emekçiler lehine somut bir karşılığı yoktur. Hal bu iken, Erdoğan’ın cevabı ‘Sizin zamanınızda çalışana dolarla mı maaş veriyordunuz’ şeklinde olmuştur. Bu ifadeler gerçeği yansıtmadığı gibi adeta halkın aklıyla dalga geçildiğinin de açık göstergesidir. Asgari ücretin açıklandığı süreçte dolar 15,50 TL’ye, Euro da 17,50 TL’ye ulaşmışken, açıklanan artışın emekçiye nefes olmayacağı açıktır.” dedi.
CANER AKTAN/KENAN KORKMAZ