TMMOB tarafından, İliç’teki altın madeni işletmesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2021 yılında verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararının iptali istemiyle dava açılmıştı. Erzincan İdare Mahkemesi de hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermişti.
Erzincan İdare Mahkemesi kararına karşı Danıştay’a temyiz isteminde bulunan TMMOB’nin temyiz istemi kabul edilerek İdare Mahkemesi kararı bozuldu
TMMOB Dersim İl Koordinasyonu, konuya dair yaptığı açıklamada “Danıştay bizim de temyiz dilekçesinde ifade ettiğimiz şekilde Bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelik ve yeterlilikte olmadığı sonucuna varmıştır. Söz konusu karar Erzincan, bölgemiz ve ülkemiz için son derece önemlidir. Uluslararası bir sermaye grubunun yürüttüğü sömürge madenciliği faaliyetinin yarattığı çevresel tehdidin dahi uydurma raporlar ile görünmez kılınmaya çalışılmasına karşı bir set çekilmiştir” ifadelerine yer verdi.
Açıklama şöyle:
“Temyiz dilekçemizde İdare Mahkemesinin TMMOB’nin iddialarına yönelik hiçbir inceleme ve değerlendirmede bulunmadığı, yalnızca bilirkişi raporundan alıntılarla davanın reddine karar verildiği belirtilmişti. Ayrıca, Mahkemece resen belirlenen bilirkişi heyetinin meslek alanları ve uzmanlıkları itibarıyla uyuşmazlığı teknik yönden aydınlığa kavuşturabilmelerinin olanaklı olmadığı da ifade edilmişti. Yine temyiz dilekçemizde uyuşmazlığın teknik yönden açıklığa kavuşturulabilmesi bakımından jeodezi ve fotogrametri, geomatik uzmanlık alanında harita ve kadastro mühendisi, meteoroloji mühendisi, biyolog, sosyolog, jeoloji mühendisi, şehir ve bölge plancısı bilirkişilerin de bilirkişi heyeti içerisinde yer alması gerektiği, mahkemenin projenin yer seçiminin değerlendirilmesini talep ettiği ancak bilirkişi raporunda bu hususta değerlendirme yapılmadığı, bilirkişi raporunun genelgeçer bilgiler ile ÇED raporunda yer alan ifadelerin tekrarından ibaret olduğu, teknik ve teorik açıdan hatalı ifade ve tespitler içeren bir nitelik taşıdığı, uyuşmazlığın teknik yönden aydınlatılabilmesi için yeterli olmadığı, uyuşmazlığın esasına ilişkin pek çok hususu değerlendirme dışı bıraktığı, tarafsızlıktan uzak, yanlı ifadeler içerdiği, dava konusu proje kapsamında yürütülecek faaliyetin kamu yararı taşımadığı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulması talep edilmişti.
“KEŞİF YAPILMASI GEREKİYOR”
Danıştay kararı gereği yeni bir bilirkişi heyetinin belirlenmesi ve keşfin yapılması gerekmektedir. Ayrıca, şirketin yürütmekte olduğu kapasite artırımına yönelik çalışmaların durdurulması gerekmektedir.
Altın madeni işletmesinin mevcut halinin yarattığı tehdit daha önce çok defa kendisini göstermişken bir de kapasitenin artırılmaya çalışılması asla kabul edilemez. 2018 yılında yaşanan asit tankeri kazası ve 21 Haziran 2022 tarihinde meydana gelen siyanür sızıntısı gelecekte yaşanacak ve sonuçları ölçülemeyecek düzeyde olacak olan faciaların habercileridir. Şubat ayında yaşadığımız ve yıkıcı sonuçları hala devam etmekte olan depremlerin Erzincan İliç altın madenini ne düzeyde etkilediği de belirsizdir. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi İliç altın madeni, büyük depremler üretme potansiyeline sahip bir fay hattının hemen yakınında bulunmakta hatta işletme sınırları içerisinde de fay bulunmaktadır. Onlarca şehri dolanan Fırat Nehrinin hemen yanı başındaki tehdit sadece faaliyet bölgesi ve çevresini etkilemeyecektir.
“SÖMÜRGE MADENCİLİĞİNE DUR DİYELİM”
TMMOB ve çeşitli kurum ve kuruluşlarca yürütülmekte olan hukuksal mücadelenin tek başına yeterli olmayacağı açıktır. Erzincan ve çevresindeki iller başta olmak üzere, Fırat Nehrinin geçtiği şehirlerin ve tüm ülkemizin Erzincan İliç’teki sömürge madenciliğine ve bu faaliyetin yarattığı yaşamsal tehdide dur demesi gerekmektedir.
“ERZİNCAN İLİÇ ALTIN MADENİ KAPATILMALIDIR”
Daha önce de söylediğimiz gibi ortaya çıkan somut çevresel etkiler ve riskler göz önünde bulundurularak, bilimsel ve hukuksal açıdan birçok sorun barındıran ÇED Olumlu kararının ve telafisi imkansız zararlara neden olacağı açık olan kapasite artırımı işleminin acilen iptal edilmesi, durdurulması ve işletmenin kapatılması hayati öneme sahiptir. Çok geç olmadan Erzincan İliç altın madeni işletmesi kapatılmalıdır.
Sömürge madenciliğine hayır, doğamızın ve yaşam alanlarımızın talan edilmesine izin vermeyeceğiz.”
Haber Merkezi