Tunceli Üniversitesi, kampüs alanında bulunan bir caddeye 1938 yılında oğlu ve arkadaşlarıyla birlikte idam edilen Seyit Rıza’nın ismini verdi.
Tunceli Üniversitesi Senatosu 1938 yılında Dersim olaylarına önderlik ettiği gerekçesiyle yakalanarak oğlu ve arkadaşları ile birlikte Elazığ Buğday Meydanı'nda idam edilen Seyit Rıza’nın ismini Tunceli Üniversitesi'nin Aktuluk Kampüsü'ndeki caddelerden birine verdi. Seyit Rıza Caddesi, Tunceli Üniversitesi öğrencileri, Üniversite Rektörü Prof Dr.Durmuş Boztuğ ve Seyit Rıza’nın torunun torunu Kardelen Polat tarafından kurdele kesilerek açıldı.
Seyit Rıza Caddesi yazılı tabelanın önünde bir açıklama yapan Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof Dr Durmuş Boztuğ, geçmişte yaşanan olaylarla yüzleşilmesi gerektiğini söyledi.
Öğrenci konseyinin talebi üzerine böyle bir karar aldığını ifade eden Rektör Boztuğ, “Tunceli Üniversitesi öğrenci konseyi başkanlığının önerisi üzerine üniversitemize rektörlük önünden başlayıp, doğu yönünden batı yönüne doğru giden, Güney yönünde uzun çayır baraj gölünü gören caddemize Seyit Rıza Caddesi isminin verilmesini oy çokluğu kabul etmiş bulunmaktayız.” dedi.
1938’de Seyit Rıza, oğlu ve arkadaşlarının idam edildiğini ve halen mezar yerlerinin bile bilinmediğine dikkat çeken Rektör Boztuğ, “Bu yanlışlardan bir tanesi 1938 yılında merhum Seyit Rıza, evladı ve arkadaşlarının idam edilmesidir. Merhum Seyit Rıza ve oğlunun idam edilmesi her şey den önce insani normlar bakımdan üzerinde durulması ve irdelenmesi gereken bir durumdur. İnsanı bir dram ile karşı karşıyayız. Çünkü; bir hafta sonu düzenlenen bir mahkemede yaş düzeltilmesi mahkemesinde, merhum Seyit Rıza’nın yaşının küçültülüp oğlunun yaşının ise büyütülüp daha sonra son arzusu sorulduğunda ise önce benim asın, evladımı asmayın, bana evlat acısı yaşatmayın demesine rağmen, dönemin otoritesi gözünün önünde önce evladını asıp, sonra kendisini asmıştır.” diye konuştu.
Yaşanan bu tür olayların insanı bir dram olduğunu idam edilenlerin mezarlarının bile bulunmadığını belirten Rektör Boztuğ, “İdamların ardından bu insanların mezar yerlerinin bulunmaması 2014 döneminde hukukun, insan haklarının ve demokrasinin geldiği noktada eleştirilmesi üzerinde konuşulması ve yüzleşilmesi gereken bir olay olarak düşünüyorum. Ülkemizin geçmiş dönemlerde yaşanan bu tür sıkıntılı olaylarla bugün yüzleşmemiz bunları eleştirel açıdan tekrar değerlendirmemiz, ülkemizi bölme parçalama, kavga ve kaos değil. Bizim kanaatimize göre ülkemizde ortak yaşama bilinci, ortak yaşama kültürüne katkıda bulunacağına inanıyorum.Tabi bizim düşüncelerimiz ve davranışlarımı bizden farklı yorumlayanlar,bizleri ülkeyi bölmek isteyen ve parçalamak isteyenler olarak değerlendirenlerde olabilir.Bu tür eleştiriler demokratik çerçeve kapsamında kaldığı sürece saygımız vardır.” diye konuştu.
Açılışta bir konuşma yapan Kardelen Polat’ta caddeye dedesinin isminin verilmesinden ötürü herkese teşekkür etti.
