Yaşamımızda aş, ekmek, su gibi ihtiyaç duyduğumuz, bir gereksinmedir. Besindir. Gıdadır. Onsuz, yemekler, tatsız olur. Tuzsuz olur. Yemeklerin tadı alınmaz.
Çocukluk yıllarında, köy yaşamımızda, tuzun önemi çok büyüktü. Babam ve köylüler, Tuzun, çıkarıldığı Pülümür’e, hayvanla giderlerdi. Satın aldıkları tuzu hayvanla, köye taşırlardı. Getirirlerdi. Köyde paylaşırlardı. Annem tuzu, yemeklerde kullandığı gibi, küçükbaş hayvanlara da verirlerdi. Onun için tuz Ailede, tahıl ürünleri gibi günlük kullanılan, bulundurulan, saklanan, önemli bir ihtiyaçtı. Üründü.
Sağlıkta, kronik hastalıkları olanların, daha az tuz kullanmaları gerektiğinin, önerilmesi üzerine, Tuzun eski kıymeti, büyük ölçüde azaldı. Şimdilerde, daha az tuz kullanmanın sağlık için daha çok yararlı olduğu, sağlık uzmanları, sağlık bilim adamları, doktorlar tarafından sürekli dile getirilmektedir.
İlimizin, Sağlık Müdürlüğü, sağlık konusundaki gelişmeleri, yenilikleri, yapılanları, sosyal medya aracılığıyla, her zaman, basın mensupları ile paylaşmaktadırlar.
Sağlık Müdürlüğü, sofralarımızın olmazsa olmazı tuzun, sağlıktaki önemini anlatan bir vidoyu, basın mensup ile paylaşmış. Video da Dâhiliye uzmanı Doktor, Mustafa Dönmez, tuzun yapısını, kullanıldığında, organlar üzerindeki etkisini, zararlarını sözlü olarak anlatmış.
Doktorun anlattığına göre, Tuz, SODYUM KLARÖRDÜR. Tuzun %40 sodyumdur.% 60 da klorürdür. İnsan sağlığı üzerinde etki eden sodyumdur. Dünya ölçeklerine göre günde 500 mg kullanmak, yeterliymiş. Yine dünya ölçeklerine göre bazı kronik hastalıklardan korunmak için günde 2000 mg, tuz Sodyum, tuz kullanılması normalmiş. Dünyada günlük tuz tüketimi 10,7 gr, bizde 15 grammış.
Fazla, tuz, sodyumun tüketilmesi, kalp damarları üzerinde baskı kurarak, kan hacmini artırarak, daraltmaya, strese, yol açarmış. Bu da yüksek tansiyon yaparak, kalp krizine, böbrek krizine, inmeye yol açarmış.
Doktor beyin açıklamalarına göre, günlük tuz ihtiyacımızı, azaltarak, sağlığımızı koruyabilirmişiz.
+ + +
KIRIM KONGO KANAMALI
Sıcakların artması ile birlikte, kenelerin, ısırması ile KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ, bulaşıcı hastalığın tehlikesini, bulaşıcı özelliğini kamuoyu ile paylaşmak için, Hastanemizde görevli enfeksiyon hastalıkları uzmanı Meral Gülbenat ŞİMŞEK, bilgilendirme, uyarı açıklamalarda bulunmuştur.
Riskli Bölgede bulunan ilimizde Orman, bağ bahçe gibi yerlere giderken, kenelerden korunmak için beyaz açık giysiler giyilmeli, Pantolonun paçası çorabın içine koyulmalıdır. Görüldüğünde el sürülmemeli, öldürülmemelidir. Isırması halinde de sağlık kuruluşlarına başvurulmalıdır.
Bu tehlikeli vakayı, yıllar önce, bağda ailece, yaşamıştık. ,Almanya’dan, izine gelen kardeşimin eşini, kene ısırmıştı. Farkına vardığımızda, dokunmadan, hızla hastaneye koşmuştuk. Doktor, keneyi özenle çıkarmıştı. Sonrasında bir sorun yaşanmamıştı.
+ + +
BAYRAM
Yıl içinde, en çok özlemle beklenen, bir bayramdır. Tatili, hemen, hemen hep bir hafta uzun, olur. İmkânları, olanlar, tatile çıkarlar. Akrabalarını ziyaret ederler. Yoksul, et, satın alamayanlar da, lezzetli kurban eti yiyecekleri beklentisi içinde olurlar.
Enflasyonun, hayat pahalılığın olmadığı yıllarda, KURBAN BAYRAMI, bu özellikleriyle, büyük bir coşkuyla yaşanırdı. Kutlanırdı. Kurbanlar, çokça kesilirdi. Kurban etlerinin kokusu, sokakları, mahalleleri sarardı. Yoksul aileler, kurban etlerine doyarlardı.
Bu yıl kutlayacağımız Kurban Bayramında, kurbanlıkların,çokça pahalı oluşandan, dolayı, kurban alıp kesenler, yok denecek kadar azaldı. Yolcu bilet ücretlerinin, tatil yerlerinin, ,pahalılığından, ücretlerinin, çokça artmasından dolayı, tatile gidenlerde, akraba ziyareti yapanlarda, yok denecek kadar azaldı. Bayramlarda bayramlaşanlara ikram edilen, çikolata ve lokumlarda, pahalı olduğundan, dar gelirliler, Onları da, bu bayramda, tadamayacaklardır.
Bütün bu eksiklikler olsa da, Bütün yakınlarımın, dostlarımın, okurlarımın, bayramını, içtenlikle kutluyorum. Sağlıklar, mutluluklar, diliyorum.
Bayramınız kutlu olsun.