Karar nedeniyle Munzur Üniversitesi öğrencilerinin bir bölümü yurtları boşaltırken bir bölümü de imkanları olmadığı için ciddi mağduriyet yaşıyor.
Munzur Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Alper Güven, yurtların boşaltılması nedeniyle mağduriyet yaşayan birçok öğrencinin kendisine ve başka akademisyenlere ulaşarak soruna çözüm bulunmasını istediğini söyledi.
Munzur Üniversitesi’nde öğrenim gören öğrencilerin büyük çoğunluğunun deprem bölgesinden gelen öğrenciler olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Alper Güven, “Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından bahar döneminde üniversitelerin uzaktan eğitim ile devam edeceği açıklandıktan sonra hızlı bir şekilde Tunceli Kredi ve Yurtlar kurumunda kalan Munzur Üniversitesi öğrencilerine yurtlarını boşaltmaları yönünde sözlü uyarılarda bulunuldu. Sömestr tatili nedeniyle bölgede ailelerinin yanına giden ilimizde öğrenim gören öğrenciler memleketlerinde iken 6 Şubat günü 10 ilimizi kapsayan merkezi Kahramanmaraş olan yıkıcı 2 depremi yaşadılar. Büyük bir kısmı bu depremle evlerini ve yakınlarını kaybettiler” dedi.
Kış mevsiminin etkili olduğu bu günlerde öğrencilerin aileleri ile dayanışma içinde olmak isterken yurtların boşaltılmasıyla ikinci bir mağduriyet yaşadıklarını belirten Güven, “Deprem sonrası İl dışında olup imkanı olan öğrenciler deprem bölgesinde ailelerinin yanından ayrılarak yurttaki eşyalarını almaya Tunceli'ye geldiler ve yurt odalarını depremzedeler için boşaltmaları istendi. Ekonomik durumu kötü olan depremzede öğrenciler ise odalarını boşaltamayacaklarını ifade etti. Boşaltmayan öğrencilerin eşyalarının yurt idaresince boşaltılacağı sözlü olarak kendilerine iletildi. Büyük bir depremle sarsılan bölge halkı, evlatlarının barındığı yurdun da boşaltılmasıyla ciddi maddi ve manevi sıkıntılarla karşı karşıya kaldı” diye konuştu.
KYK yurtlarının depremzedeler için uygun olmadığını bunun yerine turizm bölgesindeki tesisler ile kurum misafirhanelerinin kullanıma açılmasıyla bu sorunun çözülebileceğini dile getiren Doç. Dr. Güven, yüz yüze eğitime devam edilmesinin gelecekte nitelikli işgücü yetişmesi açısından da hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.
Güven, “Uzaktan eğitim yöntemiyle mesleki uygulamaların nitelikli bir şekilde yapılamadığı, öğrencilerin mesleki teknik anlamda yetersiz kaldıkları ve eğitimin kalitesinin düştüğünü COVİD döneminde yaşayarak gördük. Şimdi de uzaktan eğitime geçilmesi bir neslin üniversite eğitiminin neredeyse tamamen uzaktan olması anlamına gelmektedir” şeklinde konuştu.
HABER: KENAN KORKMAZ
