Zafer, elinde gonca gülle içeri girdi. Biz şaşkınlıkla ‘hayrola’ dercesine bakarken, ROJDAYA doğru yöneldi. Elindeki gülü uzatırken, ’Gününüz kutlu olsun, bu gün sizin gününüzmüş. Akşam eve giderken annemin de günü nü kutlayacağım. Ona da gül götüreceğim. Ona, onu çok sevdiğimi söyleyeceğim.’ Dedi.
8 Mart dünya emekçi kadınlar günüymüş. Zafer bunu bize elindeki yeni açmış kırmızı gonca gülle hatırlattı. Zafere bu inceliğinden dolayı teşekkür ettik. Bizlerde, Rojda nın gününü kutladık. Akşam eve giderken gül almayı planladık.
8 Mart 1857 yılında ABD bir tekstil atölyesindeki kadın işçiler grev yaparlar. Greve engel olmak isteyen polisler, kadınları kapalı bir yere kapatırlar, yangın çıkar. Kadınların 117 si yanarak ölür.
O günün anısına 8 Mart Dünya kadınlar günü olarak ilan edilir. Bizde Türkiye’de 1921 yılından itibaren kutlanan Dünya Kadınlar Günü, 1980 askeri darbesi sonrası 4 yıl kutlanması yasaklanmıştı. Sonrasında tekrar kutlanmaya başlandı.
8 Mart Çalışan Emekçi, Kadınlar günü olarak kutlanmaya başlasa da DÜNYA KADINLAR GÜNÜ olarak kutlanmaktadır. Çalışan çalışmayan bütün kadınlar saygındır. İnsanlığın baş tacıdır. Çünkü annelerimizin günüdür. Kızlarımızın günüdür. Onlar bizlerin gönüllerinde dünya güzelleridir. Onların gününde, sevgilerinin büyüklüğünü güllerle çiçeklerle kutlamak onlara layık sevginin ifadesidir.
Anneler, çok kıymetli, çok özeldirler. Onlar yaşama tutunduran, sevginin bağları direkleridirler.
İyi günümde, özelliklede kötü, sıkıntılı günümde, hep rahmetli annemi görürüm. Ona dert yanarım. Onunla konuşurum. O, bana moral verir. Sıkıntım varsa,’ korkma oğlum, buda geçer.’Der.
Anneler, kadınlar, yaşamın can damarlarıdır. Yaşamı, güzelleştiren kolaylaştıran, temel direkleridir. İyi günde, sorunlu günde, onlar hep yanımızdadırlar. Dar günlerimizde bizi yalnız bırakmayan başucumuzda duran hep onlardır. Onlar yaşamın melekleridir. Yaşamı süsleyenlerdir.
Bu kadar iyilik yapan iyilik meleklerini hala görmezden geliriz. Erkek egemenliğini sürdürürüz. Uygar ülkelerde bu bağnazlık, erkek saltanatı kaldırılırken, uygar olmayan ülkelerde hala erkek saltanatı sürer.
Günümüz, Uygarlık çağında Afganistan gibi kapkaranlık ülkelerde, kadınlar hala bir köledir. Karanlık bir dünyada hapistirler. Bizde, ülkemizde de, kadınları, köle yapmak, görmek isteyen karanlık yüzler, çevreler, ne yazı ki giderek artmaktadırlar.
Zafer, elindeki kırmızı gülle,8 Martta, bizlere, anne sevgisini, kız kardeş sevgisini bir kez daha hatırlattı.
Kendisine teşekkür ederiz.
